NOTE 3 NOTE 2'DEN DAHA KÜÇÜK

4 Eylül tarihinde Berlin'de düzenleyeceği Unpacked 2 etkinliğinde tanıtılacak olan Galaxy Note 3'ün ön paneli daha önce sızdırılmıştı. Cihazın ön panelinin detaylı görsellerine buradaki haberimizden ulaşabilirsiniz.


Samsung'un yeni phableti Galaxy Note 3'e ait olduğu iddia edilen ön panel ile, Galaxy Note 2'nin ön paneli yanyana getirildi. Tasarım anlamında çok ciddi anlamda fark olmasa da, hatırı sayılır farklılıkların bulunduğu iki telefon arasında bakalım ne farklılıklar bulunuyor?

İlk nesil Galaxy Note modeli gibi daha keskin hatlara sahip olacak olan Galaxy Note 3, Note 2'deki oval hatlardan uzaklaşacak. Zaten Note 2'nin de en çok eleştirilen kısmı buydu. Ahize ve Home butonundaki boşluklara baktığımızda ise çok büyük farklılıkların olmadığı görülüyor.

Hazırlık aşamasında 3 farklı prototip hazırlayan Samsung'un, gelen tepkiler yüzünden ekranı çok büyütmediği Galaxy Note 3 modeli, 5.7 inç ekran boyutunda olacak.
Panel kenarlarını olabildiğince inceltmeye çalışan Samsung, Galaxy Note 2 ile neredeyse aynı genişlikte bir telefon üretmeyi başarmış. 2.2mm'lik panel kenarı olduğunu gördüğümüz Note 3, Note 2'ye göre daha kibar duruyor.
İlk partide Qualcomm'un 2.3 GHz hızında çalışan Snapdragon 800 işlemcisi, Adreno 330 Grafik birimi ve 3 GB RAM gibi iddialı donanım özellikleriyle gelmesi beklenen cihaz, dikkat çekici özellikleriyle yine büyük akıllı telefon severlerin tercihi olacak gibi gözüküyor. Ayrıca 198 KHz ses desteği ve 4K video kaydı gibi de iddiaların olduğu Note 3'ün gerçek özelliklerini merakla bekliyoruz.

GÖL ZAMANI FİLMİ MONTREAL FİLM FESTİVALİ'NDE

Başrollerinde Begüm Birgören, Emre Canpolat ve Didem Balçın'ın yer aldığı 'Göl Zamanı'; 29 Ağustos'ta Montreal Film Festivali'nde 'İlk Filmler' kategorisinde izleyiciyle buluşacak.



1930'lu yıllardan 50'lere uzanan bir aşk hikayesini anlatan filmde; Birgören, iki erkek arasında kalan 'Elif' isimli bir paşa kızını canlandırıyor. Filmin yönetmeni Cafer Özgül; Birgören'e rolü için yaşlandırma tekniği uygulandığını söyledi: "Göl Zamanı'nda oyuncular tüm yaş dönemlerini kendileri oynadı. Her dönem için detaylı saç-makyaj çalışmaları yaptık. Oyuncularımızı yaşlandırmak için yurt dışından özel malzemeler getirdik. Film; Safranbolu, İstanbul ve Uşak'ta çekildi."

APPLE'DAN iPHONE TAKAS KAMPANYASI

Apple, eski iPhone’larını yeni modelle değiştirmek isteyenler için takas dönemini başlatıyor.



Techcrunch sitesinin haberine göre, yakında başlayacak programda, eski iPhone modellerini Apple Store mağazalarına götürenler karşılığında verilen hediye çekiyle Eylül’de tanıtılması beklenen yeni iPhone’a sahip olabilecekler.

Mağaza çalışanları eski iPhone’ları inceleyerek fiyat belirleyecek. Örneğin kullanıcılar, 16 GB iPhone 4 ve 4S modelleri için 120-200 dolar arası, 16 GB iPhone 5 için ise 250 dolar karşılığında hediye çeki alabilecek. Ancak bu hediye çeklerinin yeni bir iPhone için kullanılması gerekiyor.

205 GTI'IN YENİ VARİSİ 308R

Kırmızı ve siyah son olarak Peugeot tarafından 90'lı yıllarda 205GTI da bir arada kullanılmıştı.

Eylül ayında yapılması planlanan Frankfurt Otomobil Fuarı'nda yerini alacak Peugeot 308 R'ın resmi fotoğrafları gün yüzüne çıktı. Kırmızı ve siyah renklerinin hakim olduğu dış gövde, 19 inç alaşımlı jantları ile daha ilk bakışta spor otomobil hissi uyandırıyor.


Peugeot 308 R'da kırmızı ve siyah renkte iki bölümlü gövde boyası kullanılmış. Ön bölümler tamamen kırmızı arka bölüm ise tamamen siyah.

1.6 litrelik 266 beygir güç üretebilen altı ileri şanzımanlı bir donanıma sahip Peugeot 308 R, Torsen firansiyel  sistemi ile motordan aldığı gücü tekerleklere gönderiyor.

iPHONE 5S DAHA HIZLI DAHA RENKLİ

iPhone 5S ve iPhone 5C’nin özelliklerine ve görsellerine ait iddialar, tanıtım gününe yaklaştığımız şu günlerde hız kesmeden gelmeye devam ediyor.

Parmak izi okuyucu özelliğine, çift led kamera flaşına ve yeni renk seçenekleri olan gümüş/altın/siyah’ın ardından bir yeni iddia daha ortaya atıldı. Sosyal medya üzerinden yayılan ve teknoloji takipçileri tarafından paylaşılan tweet’de Apple’ın yeni nesil amiral gemisi iPhone 5S’te kullanılacak işlemci özelliklerine yer verildi.

Cupertino merkezli araştırma şirketinin raporlarına göre, tasarım olarak aynı kalacağı bilinen iPhone 5S’de kullanılacak işlemcinin, bir önceki modele göre %31.7 daha yüksek performans ile geleceği biliniyor. Fox News’in başarılı sunucusu Clayton Morris, dün paylaştığı tweet’de iPhone 5S’de kullanılacak işlemci serisinin A7 olacağına yer verdi.

Samsung Galaxy S4’de bulunan işlem izleme özelliği sayesinde, uygulama ve oyunların gereksinimi kadar performans sunan A7 işlemci, teknoloji severleri sevindireceğe benziyor. Sonbahar aylarında çıkması beklenen iPad’lerde de kullanılacağı tahmin edilen yeni nesil A7 işlemciye verilen önemi ve yatırımı gözler önüne seriyor.

iPhone 5s'in performansı hakkında atılan tweet'leri okumak ve iPhone 5s'e ait fotoğraflara göz atmak için tıklayın.

Bakalım uzun süredir gündemin en popüler konuları arasında ilk sıralarda yer alan iPhone 5s, çıkmadan önce adından söz ettirdiği kadar çıkışı ile de konuşulacak mı?

ONUN KOSKOCAMAN BİR YÜREĞİ VAR

Meryem Uzerli'nin Ayşe Arman'a verdiği röportajı okudum. Gözlerim doldu. Neler yaşamış ve o yaşananlar bizlere nasıl da çarpıtılarak yansıtılmış...



Bunlara tekrar değinecek değilim. Benim takıldığım nokta, hamileliği duyulduktan sonra- laf aramızda ben bu bebeğe çok sevindim- hemen herkesin Meryem'e yorumlarda bulunması. Kimisi iyi dileklerde bulunmuş kimisi ağzının ayarını unutup bence ağır sözler savurmuş... Ancak yorumlara baktığımızda kaç kişi bu bebeğin babasını muhatap alarak bir şey söylemiş ki? Neden önce Meryem' e? Onun rahminde olduğu için mi? Neden sadece Meryem'e? Aldırıp aldırmamak onun kararıymış gibi göründüğü için mi?

Dramatik dizilerimizden birinde olsa baba adayı bu erkeğe baskı yapılır, hamile bırakıp gitmek olmaz oğul diyerek sevmediği biriyle evlendirilebilirdi bile. Şimdi ise Meryem hamileymiş, hamile kalmıştan öteye gidilmiyor. Pardon ama kendi kendine mi hamile kalmış? Madem sonrasında sorumluluk alamayacaksın öyleyse doğru dürüst korunsaydın derler adama. Bence burada sorgulanacak bir şey varsa, bu da bu bebeğin babasının davranışları olmalı.

Benimse şimdiye dek gördüklerimden anladığım en önemli şey şu: Meryem kendini genel olarak zayıf olarak nitelemiş ama bu zor zamanlarında bile bebeğinin ve yaşadıklarının arkasında durmaktan asla vazgeçmemiş. Üstelik pek çok sorununa neden olmuş kişiler ya da olaylar için bile sağduyulu konuşarak "her şeyin sebebi bunlar demem doğru olmaz" diyebilmiş. Oysa hele de acı çekerken en kolayıdır kötü şeylerin sebeplerini birilerine yüklemek... Demek ki neymiş? Bir kere daha görmüş olduk ki güç denen şey asıl parada ya da vücutta değil yürekteymiş. Helal olsun Meryem! Bebeğin senin gibi bir anneye sahip olduğu için çok şanslı ve eminim büyüdüğünde seninle gurur duyacak! Umarım her şey o güzel yüreğinin hak ettiği gibi olur.

 

Başak S.

APPLE ALTIN RENGİNDE 5S ÇIKARACAK

Apple’ın gelecek ay tanıtmasını beklediğimiz iPhone 5S’in siyah ve beyaz dışında altın gibi yeni bir renk seçeneği de içermesi bekleniyor. Japonya taraflarından dün yayınlanan bir fotoğrafta iPhone 5S’e ait olduğu öne sürülen tunç renkli bir SIM kart yuvası görülüyor. Bu parçanın varlığı iPhone 5S’in altın dışında tunç gibi ek bir renk seçeneğine daha sahip olacağı ihtimalini akıllara getirdi.



Geçen hafta altın renkli iPhone 5S’i sızdıran kaynaktan gelen bu fotoğrafta görülen SIM kart yuvasının gerçek olmasının ihtimali bayağı bir yüksek gibi görünüyor. Apple iPhone başlangıçta siyah renk seçeneğiyle sunulmuş, iPhone 4 ile birlikte beyaz da seçenek olarak sunulmuştu. iPhone 5S ile birlikte altın rengin de seçenekler arasına katılması bekleniyordu. Tunç da bu seçeneklar arasına altın ile birlikte katılabilir.

Apple yeni iPhone modelini ne zaman duyuracağını henüz resmen belli etmedi, ancak kaynaklar 10 Eylülde bir basın toplantısının gerçekleşeceğini söyleyip duruyor.

iX35 3 BİN LİRA FARKLA OTOMATİKLEŞTİ

Hyundai'nin yakışıklı SUV'si iX35 başarılı bir makyajın ardından teknik olarak da yenilendi.



LED gündüz farlarıyla daha estetik bir dış görünüm sergileyen ix35, yeni jantlarla donatıldı. Koltuk ve kapı döşemeleri yenilenen, havalandırma ızgaraları kromla kaplanan ix35, daha fazla konfor sunuyor. En önemli yeniliği ise 1.6 lt benzinli motora eklenen otomatik vites. Türkiye’de en çok tercih edilen motor seçeneğine eklenen bu alternatif, 6 kademeli ve 100 km’de ortalama 6.8 lt tüketime imza atabiliyor. 59 bin 200 TL’den başlayan fiyatlarla satılan ix35’te, 1.6 lt motorda otomatik vites farkı 3 bin TL.

iPHONE 5C ORDUSU ANDROID SAVAŞINA HAZIRLANIYOR

Apple özellikle orta sınıf Andorid cihazlarla baş edebilmek için C serisini üretti. 1 ay içinde tanıtılacak olan cihaz Galaxy serisinin nispeten uygun fiyatlı "Mini" ürün çeşidine benzetilebilir.

No Where Else’te yayınlanan fotoğrafta bir yığın iPhone 5C şarj edilirken görülürken, Çin’in Twitter’ı olarak adlandırılan Sina Weibo’da da aynı fotoğrafın yer alması ve fotoğrafın çekildiği yerin Apple’ın üretim ortaklarından biri olan Pegatron’un fabrikası olması söz konusu fotoğrafların gerçekliğini bir kat daha artırıyor. Fotoğrafı paylaşan kullanıcının geçtiğimiz temmuz ayının ortasında Pegatron’un kalite kontrol departmanına katıldığı ifade edilirken, yayınlanan fotoğrafın da kapalı kapılar ardında gerçekleştirilen bir test sürecinde çekildiği düşünülüyor.



Fotoğrafın altına iPhone 5C’nin eylül ayının sonunda Çinli kullanıcılarla buluşacağı bilgisini ekleyen Pegatron çalışanı, iPhone 5C’yi Çin’in yerel telefonlarından Xiaomi Phone 2′ye benzetti.

Apple ve Pegatron’un iPhone 5C’yi neden böyle garip bir ortamda test ettiği sorusu akıllara gelse de, Engadget sitesi bu ortamın daha önce gerçekleştirilen fabrika turlarından aşina olunan bir yer olduğuna dikkat çekti. Apple’ın plastik bir kasaya ve uygun bir fiyata sahip olan iPhone 5C’yi 10 Eylülde gerçekleştireceği iddia edilen medya etkinliğinde tanıtması bekleniyor. Şirket iPhone 5C ile giriş ve orta seviye Android telefonlarla rekabette zorlandığı gelişmekte olan pazarlarda elini kuvvetlendirmeyi hedefliyor.

DOĞA İÇİN ZAMAN AYIRIN !

Doğanın içinde yer alan, onu kullanan ve hayatı bittiğinde döngüsünü tamamlayabilmek için dahi ona, toprağa, ihtiyaç duyan biz insanların hayatta onca telaşı var ki; para kazanmak, çocuk büyütmek, sınavları kazanmak ve daha pek çokları…



 

 

 

 

 

 

Bu koşuşturma içerisinde de dinlenmeye ihtiyaç duyuyoruz çoğu zaman. Koca bir çalışma döneminde birkaç günlük tatilin hayalini kuruyoruz. Belki de unuttuğumuz nokta şu ki; fark etmeden ufak dinlenme es’lerimizi yanı başımızda doğa sayesinde gerçekleştiriyoruz.

İşte doğadan kopamadığımız anlar:

Hafta sonları piknik yapmak, mangal keyfini sürmek, yeşilliklerin üstünde oturmak, bazen de hamağa yatıp püfür püfür rüzgarı hissederek siesta yapmak doğayla bütünleşmenin yolu haline geliverir.

Yolculuk sırasında pencere kenarında oturmak bir ayrıcalıktır. Öyle ki, bilet alırken özel bir talepte bulunuruz: “Pencere kenarı olsun”. Dışarıda yemek yemeği dahi özel hissettiren masanın gördüğü manzaradır da, kimse kapmasın diye “Rezerve” yazısını kondurtuveririz. Sadece ağacı, denizi, yeşili, çiçeği, dağı, tepeyi görebilmek için…

Hele ki; satın alacağınız ev Güneş alıyorsa, üstüne üstlük bir de denize yakınsa fiyatı artar da artar. Fiyatın artmasında da haklılık payı yok değil. Güneş, doğanın bir parçası olarak öyle bir öneme sahip ki; ışınlarının gelişi azaldıkça depresyon için de risk o denli artmaktadır. Özellikle, sonbaharda ve kışta …

Sabahları kalkıp işe gitmek zor gelirken vapurda denize bakmak, martılara simit atmak ya da atanları izlemek anılara; hayallere götürür saniyeler içinde. Vapurdan inerken de nefes almışlığın canlılığı vardır içimizde; ruhumuzun tazelenmişliği.

Uzakta bir yerlerde tatile çıkma heyecanıyla yanıp tutuşurken de, doğanın derinini hissetme ihtiyacı duyuyoruz. Tekneyle denize açılmak farklılık haline gelirken, koca bir karasu yığının ayaklarımıza ineceğini bile bile tepelere çıkıp şehrin manzarasını yükseklerden görmek istiyoruz. İnsanın doğayla olan bağı, yadsınamadan da ticari hal alıverir mesela: Bungalov evleri, hobi evleri…



İnsan hayatta her ne olursa olsun ürettiklerini gördükçe boşuna yaşamadığını düşünüp hayata o denli sarılır, yaşadıklarını kabullenir. Özellikle de yaş, 40’ larda ve sonrasındaysa “Üretmek” önemlidir. Bitki yetiştiriciliği de hem doğanın bir parçası olup onunla bütünleştiğini hissettirir insana, hem de “Ben yaptım” duygusunu yaşatır. Mis kokulu domatesi, biberi saksıda da olsa dalından koparıp ekşi soslu salatayla harmanlayıp yemek, insanın doğaya ait olduğunu anımsatırcasına haz verir.

Doğayla bütünleşmek için onu hayal etmek de yetebilir . Unutmayın, bir zamanlar televizyonda sakin duruşuyla manzara resmi çizen “Küçük mutlu ağaçlar çizelim” sözünün sahibi Bob ROSS’ u saatlerce izlemiş insan topluluğu var aranızda. Belki de onlardan birisi de sizsiniz. Gelgelelim ki; yorulmalara dair es’ler bırakan doğa, gerçekte ya da hayalde sizinle, üstelik duygularla harmanlaşmış halde. Yeter ki; onu hissetmek isteyin. Unutmayın, ruhun özgürleşmesi için bir tutam doğa gereklidir. “Into The Wild” filminin sahneleri zihninizde canlansın, hayat koşuşturması içindeyken doğayla bütünleşme arzusu öyle bir büyür ki, her şeyi yok saydırır. Dikkat edin; bu arzu, canlılığı kazanmak için çok şeyi feda etmeyi gerektirebilir. Geç kalmayın !

Hayatınızda doğayı eksik etmediğiniz, onu hissedebildiğiniz anlarınız olsun…

 

Ceren GELMEDİ

YAMAHA'DAN LOKUM GİBİ MOTOSİKLET; YAMAHA D'ELiGHT

Yamaha 2013 yılı için geç de olsa güzel bir model getirdi. Sınıfının en hafif motosikleti Delight özellikle kadınlar ve yeni kullanıcılar için ideal.

Şık tasarımlı yeni D'elight kendi sınıfının gerçekten en seçkin motosikletlerinden biridir. Klasik hatları, modası asla geçmeyen, zamana meydan okuyan bir görüntü sağlar; ancak bu şık şehirli motosikleti çok özel yapan yönü, ultra kompakt şasisiyle güçlü ve canlı motorunun birleşimidir.


Alçak sele yüksekliği ve yalnızca 98 kg olması sayesinde, D'elight daha çok 50 cc scooter gibi kullanılarak şehirde kolay sürüş sunar. Hız yapmak istediğinizde ise sessiz ve ekonomik 114 cc, 4-zamanlı motor, 125 sınıfı güçlü performans sağlar.
Yamaha yapı kalitesi ve desteğine sahip uygun fiyatlı D'elight'ta gerçekten her özellik var.

Bu tarz sahibi ve uygun fiyatlı scooter, klasik görünümü Yamaha kalitesiyle harmanlıyor. Ultra kompakt şasi ve alçak seleye sahip yeni D'elight, 50 cc scooter'ın çevikliğini 125 cc modelinin performansıyla sunuyor.
Retro tarz ön far, beyaz yüzeyli göstergeler ve tarz sahibi arka far düzeneği, zamana meydan okuyan güzel görünümü tamamlarken sele altı saklama bölmesi, açık torpido ve katlanabilir yolcu ayaklıkları gibi özellikler D'elight'ın modaya uygun olduğu kadar fonksiyonel olmasını da sağlar.
Ön disk fren, alaşım jantlar ve canlı ve ekonomik 114 cc, 4-zamanlı motor özelliklerine sahip yeni D'elight çok hafif ama çok güçlü.

Yeni D'elight'ın kesintisiz güç ve kullanışlı azami hız sunan 114 cc, hava-soğutmalı, 4-zamanlı motoru sessiz çalışır. Bu basit, güvenilir ve ekonomik basınçlı yağlama özellikli hava-soğutmalı, 2-supaplı tasarım, düşük çalıştırma maliyetleri sağlamaya yardımcı olarak D'elight'ı bütçesini düşünen araç sahipleri için daha da cazip hale getiriyor.

 

D'elight
Motor
Motor tipi	Tek silindir, hava soğutmalı, 4-zamanlı, SOHC, 2-subap
Motor hacmi	114cc
Çap x Strok	50.0 mm x 57.9 mm
Sıkıştırma oranı	9.3 : 1
Maksimum güç	5.3 kW @ 7,000 dev./dk.
Maksimum tork	7.6 Nm @ 5,500 dev/dk.
Yağlama	Islak karter
Yakıt sistemi	Yakıt Enjeksiyonlu
Ateşleme sistemi	TCI
Çalıştırma	Elektrik
Şanzıman	V-Kayışı Otomatik
Şasi
Ön süspansiyon	Teleskopik çatal
Ön teker hareketi	85 mm
Arka süspansiyon	Tek kol
Arka teker hareketi	70 mm
Ön fren	Hidrolik tek disk, Ø 180 mm
Arka fren	Kampana , Ø 130 mm
Ön lastik	90/90-12
Arka lastik	90/90-12
Boyutlar
Toplam uzunluk	1,835 mm
Toplam genişlik	685 mm
Toplam yükseklik	1,080 mm
Sele yüksekliği	755 mm
Tekerleklerarası mesafe	1,250 mm
Minimum yerden yükseklik	115 mm
Islak ağırlık	98 kg
Yakıt tankı kapasitesi	4.4 L

B-MAX'İN BÜYÜK ZAFERİ

Polk verilerine göre, Ford B-MAX, toplam 19 Avrupa ülkesinde yılın ilk yarısında toplam 38.000 adet satarak elde ettiği yüzde 15,8'lik pazar payıyla MAV sınıfının en çok satan aracı oldu. B-MAX, Türkiye pazarında da yılın ilk yarısında 956 adetlik satışa ve yüzde 40'lık pazar payına ulaştı.



2012 yılı Kasım ayında satışa sunulan B-MAX, 2013'ün ilk yarısında, tüm rakiplerinden daha fazla satış yaptı. Yılın ikinci çeyreğinde otomotiv sektörünün en büyük pazarları olan Almanya ve İngiltere'de sınıf lideri konumunu ele geçirdi.

Eşsiz tasarım, gelişmiş teknolojiler ve yüksek güvenlik

B-MAX'in sahip olduğu Ford Kolay Erişim Kapı Sistemi, entegre sütunlara sahip menteşeli ön kapılar ve raylı arka kapılardan yolcu ve eşya girişi için eşsiz bir erişim kolaylığı sağlıyor. B-MAX, bağımsız çarpışma testleri otoritesi Euro NCAP tarafından en yüksek derece olan beş yıldız ödülüne sahip.

B-MAX'in başarısında sunduğu gelişmiş teknolojiler de bu başarısına ana etken oldu. B-MAX'de bulunan Ford SYNC sistemi ile sunulan, Euro NCAP Advanced ödülü sahibi Acil Durum Yardımı özelliği, herhangi bir kaza halinde yerel acil durum servislerine, Avrupa'nın 40 bölgesinde konuşulan 26 dilde uyarı mesajı gönderebiliyor. B-MAX'de sunulan bir diğer Euro NCAP Advanced ödüllü güvenlik sistemi olan Aktif Şehir İçi Güvenlik sistemi ile B-MAX öndeki araçla çarpışma tehlikesi tespit ettiği takdirde otomatik olarak fren yapıyor. Geri görüş sistemi ile kullanım kolaylığı sağlayan B-Max ayrıca MyKey özelliği ile kötü kullanıma yönelik sürüşü engelliyor.

Günümüzün en ileri teknolojilerine sahip Yeni Ford B-MAX'in benzinli motor ürün gamında 90PS Güce sahip 1.4 litre ve 105PS güç üreten 1.6 litre Duratec motorlar ile ödüllü 1.0 litre EcoBoost 120PS Güce sahip motor yer alıyor. B-MAX'te dizel motor olarak ise 95PS güç sunan 1.6 litre TDCi ve 75PS'lik 1.5 litre TDCi motorlar yer alıyor. 1.6 litrelik motor, 6 ileri otomatik Powershift şanzıman ile sunulurken diğer motor seçenekleri 5 ileri manuel vitesle satışa sunuluyor.

MAKYAJLI LATITUDE TÜRKİYE'DE

Yenilenen Latitude Türkiye'de satışta. Reanult'nun alışılmış makyaj darbeleriyle güncelenen araç kendini yenilemiş görünüyor.


Segmentinin üstünde boyutları, karakterini ortaya koyan şık tasarımı, ekonomi ve performansı birleştiren motorları ile Latitude, şimdi eskisinden çok daha çekici ve iddialı. Yeni Latitude Türkiye’de, 23 Ağustos 2013 tarihinde 67.500 TL’den başlayan fiyatlarla tüketicilerin beğenisine sunuluyor.

Renault Latitude çarpıcı boyutlu bir sedan. İddialı boyutları ve şık hatları aracın içinde konfor ve rahatlık sunuyor. Yeni siyah fonlu farları, LED arka stoplar, dikiz aynalarındaki LED sinyal lambaları, parlak krom kapı kolları ve tümüyle yenilenen jantlarıyla, Yeni Latitude tasarım ve prestiji bir arada sunuyor.
Cömert boyutları sıcak ve geniş bir iç mekan sunuyor. Arkadaki yolcular segmentin en geniş arka diz mesafesinden yararlanıyorlar (253 mm).

Yeni teknolojik donanımlar ile Renault Latitude, sunduğu konforu daha da pekiştiriyor: Yenilenen Latitude Renault R-Link internet bağlantılı entegre multimedya ve navigasyon sistemi, kör nokta uyarı sistemi, «3D Sound by Arkamys®» ve « Bose® Sound System » ile eksiksiz bir müzik ve ses sistemi, Bluetooth® ve USB bağlantı, geri görüş kameralı ön ve arka park sensörü, Bi-xenon farlar, Renault eller serbest kart sistemi ve elektrikli park freni gibi donanımlarla birinci sınıf bir yolculuk vadediyor.
Yenilenen Latitude teknolojik donanımlarının yanısıra ayrıcalıklı özellikleri ile konforu en üst düzeye taşıyor. Havayı temizleyici ve rahatlatıcı iyonizör sistemi, 2 farklı seçeneği ile araç içi parfüm özelliği, hem öndeki hem arkadaki yolcuların bağımsız olarak ısıtma ve soğutma ayarı yapabilmelerini sağlayan 3 bölgeli elektronik klima ve 4 modlu masajlı sürücü koltuğu ile Latitude, yolcularına kendini çok iyi hissettiriyor.

Yeni Latitude’ün iki farklı dizel motor seçeneği bulunuyor. Sürüş keyfi sunan aynı zamanda tutumlu 1.5 dCi 110 bg versiyonu 6 ileri manuel ve 2.0 dCi 175 bg versiyonu otomatik vites. Yeni Latitude Türkiye’de, Expression, Privilege, Executive olmak üzere 3 farklı donanım seviyesi ile 23 Ağustos 2013 tarihinde 67.500 TL’den başlayan fiyatlarla tüketicilerin beğenisine sunuluyor.

Yeni Latitude, mükemmel bir güvenilirlik ve dayanaklılık düzeyini garanti etmek için, zorlu yol şartlarıyla ilgili olarak çok sayıda testten geçirildi. Aynı zamanda aktif ve pasif güvenlik alanında Renault’nun bilinen deneyimi ile ABS, Acil fren destek sistemi, EBD, ESP, ASR,CSV, çift hazneli ön hava yastıkları, yan ve perde hava yastıkları, kör nokta uyarı sistemi, hız sabitleyici - sınırlayıcı ve bi-xenon viraj farları gibi ileri t

BUGÜN DE BENZİNE ZAM GELDİ

Benzinin litre fiyatına bu gece yarısından geçerli olmak üzere 11 kuruş zam yapıldı. Motorinin ardından benzin fiyatlarına da zam geldi.



Yetkililer benzin fiyatlarına bu geceden itibaren 11 kuruş zam yapılacağını açıkladı. Benzinin fiyatı yeni zamla birlikte 4,92 liraya yükselecek.

iX35'E MAKYAJ YAKIŞTI

SUV-C segmentinin modellerinden biri olan ix35, artık 1.6 litre benzinli motor seçeneğinde de sunulan 6 kademeli otomatik vites seçeneğiyle ön plana çıkıyor. ix35 bu sayede 135 bg’lik motorunun güçlü ve çevre dostu özelliklerinin yanına şehir içi kullanımda artırılan konforu da eklemiş oluyor.



Hyundai ix35, aynı zamanda sürüş modunda da bir takım yenilikleri beraberinde getiriyor. Hyundai i30 ile başlayan ve markanın diğer modellerinde de kullanılmaya başlanan değişken direksiyon modu “Flex Steer”, geliştirilmiş ix35’te de yer alıyor.
Daha fazla sürüş zevki veren ve direksiyon hissini maksimum seviyelere çıkaran “Flex Steer” sayesinde “Normal, Konfor ve Spor” modlarını seçerek sertlik derecesini değiştirmek mümkün oluyor. Bu özellik C-SUV segmentinde bir ilk olarak dikkat çekiyor. Ayrıca yüzeye duyarlı amortisörler (ASD) ile daha fazla konfor vaad eden ix35, yoldaki bozuklukları kabine daha az iletmiş olurken aynı zamanda daha iyi yol tutuş özellikleri sunuyor.
LED gündüz farları ve LED posizyon lambalarıyla daha estetik bir dış görünüm sergileyen ix35, tasarımı değiştirilen 17 ve 18 inç’lik jantlarla Hyundai’nin akıcı tasarım felsefesini daha fazla yansıtıyor. Avrupalı müşteriler için Avrupa’da geliştirilen ix35, geliştirilmiş ESC (Elektronik Stabilite Kontrol) sistemiyle donatılırken, römork çekme fonksiyonu sayesinde ix35 sahiplerine artık daha rafine bir sürüş zevki sağlıyor.

Hyundai ix35’in yenilikleri kabin içinde de devam ediyor. Araçta koltuk ve kapı döşemeleri daha kaliteli malzemelerle sunuluyor. Havalandırma ızgaraları ise artık krom kaplamalarla karşımıza çıkıyor.

SATILAN 100 ARAÇTAN 37'Sİ OTOMATİK VİTESLİ

1.6 lt altındaki araç satışları yüzde 22 oranında arttı. Artan petrol fiyatları, sıkışık trafik, yükselen vergiler dizel, otomatik ve küçük hacimli otomobillerin satışını patlattı. Türkiye 'de 2013 ilk 7 ayda satılan her 100 otomobilin 60'ı dizel, 37'si otomatik olurken 1.6 lt altındaki satışlar yüzde 22 artarak yüzde 95'lere (326 bin adet) dayandı.

2009 yılında dizellerin toplam satışa oranı yüzde 45'ler seviyesinde, 2012'de ise yüzde 57 olmuştu. İlk 7 ayda ülkemizde en çok Renault marka otomobil tercih edilirken, 250 bin euro üzeri süperlükslerde 15 Ferrari, 13 Bentley ve 8 Maserati satıldı. En çok satan lüks marka ise Mercedes oldu.



Kurdaki yükseliş ve zamlara rağmen Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç satışları bu yılın ilk 7 ayında geçen yıla oranla yüzde 12,5 artarak 453.3 bin adede çıktı. Otomobil satışları yüzde 20,3 artarak 347.8 bin adede yükseldi. Hafif ticarilerde satışlar yüzde 7,3 geriledi. Özellikle 1.6 lt motor hacmi üzerinde gerçekleşen ÖTV artışı, 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 22,2 artışa neden oldu. 1.6-2 lt aralığındaki satışlar ise yüzde 3,9 azaldı. Emisyon değerlerine göre de en yüksek paya yüzde 35,4 oranıyla 100-120 gr/km arasında yer alan otomobiller 122.997 adet ile sahip oldu.

İlk 7 ayda dizel otomobil satışlarının payı yüzde 59,1, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı ise yüzde 37,4'e ulaştı. Otomobil pazarı segment dağılımının yüzde 85,8'i vergi oranları düşük A (Mini), B (Küçük) ve C (Kompakt) segmentlerde yeralan araçlardan oluştu. En çok tercih edilen kasa ise yüzde 44.1 ile sedan otomobiller oldu. Türk tüketicisinin önemli bir tercihini de SUV araçlar oluşturdu. Özellikle 2 çeker SUV'ların pazara girmesiyle ilk 7 ayda 38.4 bin SUV satıldı. SUV'lar toplam satışın yüzde 11,1'ini oluşturdu.

 

TÜBİTAK GÜNEŞ ENERJİLİ ARAÇ RALLİSİ DÜZENLİYOR

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Alternatif Enerjili Araç Yarışları, 56 takımın 62 araçla katılımıyla yarın başlayacak.



TÜBİTAK'tan yapılan yazılı açıklamaya göre, alternatif enerji kaynaklarına dikkati çekmek ve üniversite öğrencilerinin fikirlerini üretime geçirebilmek amacıyla düzenlenen Alternatif Enerjili Araç Yarışları'nın 9'uncusu yarın başlayacak. Kocaeli Körfez Pisti'nde, 40 üniversiteden 56 takım 62 araçla yarışacak.

Formula G-Güneş Enerjili Araç Yarışları'na 34 takım ve 39 araç, Hidromobil-Hidrojen Enerjili Araç Yarışları'na ise 22 takım ve 23 araç katılacak. Teknik kontrol ve test sürüşlerinin ardından 24 Ağustos Cumartesi günü sıralama turları ve yarı final yarışları yapılacak. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, 25 Ağustos Pazar günü yapılacak final yarışlarını izleyecek.

Her iki kategoride birincilere 15 bin, ikincilere 10 bin, üçüncülere de 5 bin lira ödül ile madalya verilecek. Tasarım ve kurul özel ödülü almaya hak kazanan takımlar, 5 bin lira ile ödüllendirilecek.

PS4 NE ZAMAN SATIŞA ÇIKIYOR?

PlasyStation 4’ün satışa çıkacağı tarih belli oldu. ABD’de 15 Kasım, Avrupa’da ise 29 Kasım’da satışa sunulacak olan konsolun fiyatı 399 dolar olacak.



Xbox One’ın en büyük rakibi olan PlayStation’4’ün oyunseverlerle ne zaman bululacağı sonunda açıklandı. Oyunseverlere Kasım ayında sunulacak olan PS 4, ABD'de 399 dolardan, Avrupa'da ise 399 Euro ve 349 sterlin'den satılacak.

Sony Computer Entertainment America CEO’su Jack Tretton, fiyatın açıklanmasının ardından USA Today’e yaptığı açıklamada, “Tüketicilerin karar vermeleri için yapbozun son parçalarını da bir araya getirdiğimiz için memnunuz” dedi.

Sony’nin konsolu, 15 hazır oyunla beraber sunulacak,

Yıl sonuna kadar toplamda 33 oyun da dijital olarak da indirilebilecek.

Konsol sunulduğunda hazır olacak oyunların listesi ise şöyle:

-NBA 2K14 (2K)

-Call of Duty: Ghosts (Activision)

-Skylanders Swap Force (Activision)

-Need for Speed: Rivals (Electronic Arts)

-Battlefield 4 (Electronic Arts)

-Madden 25 (Electronic Arts)

-FIFA 14 (Electronic Arts)

-NBA Live 14 (Electronic Arts)

-Killzone: Shadow Fall (Sony)

-#DRIVECLUB (Sony)

-Knack (Sony)

-Assassins Creed IV Black Flag (Ubisoft)

-Watch Dogs (Ubisoft)

-Just Dance 2014 (Ubisoft)

-LEGO Marvel Superheroes (Warner Bros. Interactive)

Tretton, açıklamasında oyunseverlere müjde vererek, ‘sonbabarda 30 oyunun raflarda hazır olacağını, 180 oyunun da geliştirilme aşamasında olduğunu’ belirtti.

OTOMOBİL FİYATLARI NEDEN ARTIYOR?

Toyota Türkiye CEO'su Ali Haydar Bozkurt, otomobile son 4 ayda ortalama yüzde 7 kur zammı yapıldığını söyledi. CNBC-e'ye konuşan Bozkurt, Euro/ TL'nin her ay ortamaya yüzde 10 arttığını, son 4 ayda 2.30'lardan dün itibarıyla 2.60 seviyesine geldiğini kaydetti.


Kurdaki artış nedeniyle her sektörde her ay yüzde 1'in altında olmayan fiyat artışları yaşandığını belirten Bozkurt, otomobil fiyatlarının da modeline göre yüzde 5-7 arasında zamlandığını kaydetti.

Toyata CEO'su Bozkurt "2.60 TL seviyesi devam ederse, otomobil fiyatlarının her modelde yılsonuna kadar her ay yüzde 1 ila 1.5 arasında zamlanacağını düşünüyorum" dedi.

Otomobil firmalarının yılsonunda ellerindeki stokları tüketmek için çeşitli kampanyalar yaptığının hatırlatılması üzerine Bozkurt, bu yıl farklı bir son çeyrek yaşanacağını söyledi. Bozkurt "Aralık ayında da zam yapmak durumunda kalınabilir" dedi

 

VODAFONE PARAYI KARTALA YATIRDI

Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş., Vodafone ile yapılan sponsorluk anlaşmasını KAP'a bildirdi.

Beşiktaş Futbol Yatırımları Sanayi ve Ticaret A.Ş.'den Kamuyu Aydınlatma Platformu'na gönderilen açıklama şöyle:

"Şirketimiz ile Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. arasında 2014/2015 sezonundan başlamak üzere forma göğüs reklamı (ana sponsorluk) için 3+2 yıllık toplam 29 milyon Amerikan Doları tutarında anlaşma yapılmıştır. Ayrıca, hakim ortağımız Beşiktaş Jimnastik Kulübü Derneği ile Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. arasında sözleşme tarihinden itibaren başlamak üzere; reklam hakları, stadyum isim hakkı sponsorluğu ve stadyum teknoloji alt yapı yatırımı için 10+5 yıllık toplam 116 Milyon Amerikan Doları tutarında anlaşma yapılmıştır."

YENİ KASADAN ÖNCE MAKYAJLI YETİ

2014'de yeni kasası üretilecek olan son demlerinde makyajlı kasası ile satışta olacak.



Önden bakıldığında çok daha köşeli hatlara sahip olduğu görülen Yeti'nin farları ve ön panjuruyle birlikte kaputu da yenilenmiş. LED gündüz farlarına da sahip olan otomobilin sis farlarıysa keskin hatlı tamponun alt kısmına taşınmış.

Araç için yeni jant seçenekleri sunmaya başlayan ?koda bu sefer Yeti'yi iki farklı paketle sunacak. Arazi için düşünülen ilk pakette siyah renkli gövde koruma çıtaları dikkat çekerken şehir kullanımına yönelik ikinci pakette bu parçalar gövde rengine boyanmış. Marka logoları artık metalik renkli olan aracın stoplarında da LED teknolojisi kullanılmış.

İç mekanında tasarım olarak büyük bir yenilik olmayan Yeti'nin yeni döşeme rengi seçenekleri, direksiyon simidi, vites kolu ve gösterge paneli zemini gibi farklılıkları bulunuyor. Donanımında geri görüş kamerası sunan ilk ?koda modeli olan Yeti'de yerinden çıkartılabilen LED ışıklandırma ve anahtarsız giriş sistemi de görev yapmaya başlamış.

Önceden olduğu gibi hacimleri 1.2 ile 2 litre, güçleriyse 105 ile 170 beygir arasında değişen benzinli ve Diesel motorlarla donatılacak olan Yeti'de modeline göre iki veya dört tekerlekten çekiş sistemi, 6 ileri manuel veya 6 ile 7 ileri vitesli DSG şanzımanlar alınabilecek.

 

ALTIN KOZA'DA HANGİ FİLMLER YARIŞACAK?

Bu yıl 16 – 22 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek 20. Uluslararası Altın Koza Film Festivali kapsamında yapılacak, Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda yer alacak filmler belli oldu. Yarışmaya başvuru yapan 47 eserden, 12'si jüri önüne çıkmaya hak kazandı. 'En İyi Film' seçilecek eser, 350 bin TL'lik ödülün sahibi olacak.



20. Uluslararası Altın Koza Film Festivali'nde yarışacak filmler şöyle:
Çanakkale Yolun Sonu / Yönetmen: Mustafa Kemal Uzun
Daire / Yönetmen: Atıl İnaç
Eve Dönüş Sarıkamış 1915 / Yönetmen: Alphan Eşeli
Gözümün Nuru / Yönetmen: Hakkı Kurtuluş – Melik Saraçoğlu
Hadi baba Gene Yap / Yönetmen: Emre Yalgın
Hayat Boyu / Yönetmen: Aslı Özge
Jin / Yönetmen: Reha Erdem
Köksüz / Yönetmen: Deniz Akçay Katıksız
Lal / Yönetmen: Semir Aslanyürek
Soğuk / Yönetmen: Uğur Yücel
Yarım Kalan Mucize / Yönetmen: Biket İlhan
Yozgat Blues / Yönetmen: Mahmut Fazıl Coşkun

FİNAL 22 EYLÜL'DE

Yarışmanın sonuçları 22 Eylül gecesi yapılacak kapanış töreninde belli olacak.
16 Eylül’de başlayacak Adana Büyükşehir Belediyesi Altın Koza Film Festivali’nde Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nın yanı sıra, Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması ve Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması da düzenlenecek.
Özel gösterimler, söyleşiler, sergiler ve atölye çalışmaları ise yine festival haftası boyunca sanatseverleri bekleyen diğer etkinlikler olacak.

FORD FOCUS BU YIL DÜNYANIN EN ÇOK SATAN ARACI

Ford'un dünya çapındaki 9 fabrikasında dakikada ikiden fazla üretim adedine sahip olan Focus, 2013'ün ilk çeyreğinde 288.724 adetlik satış adedine ulaştı.



2012'de dünyanın en çok satan aracı unvanına sahip olan Ford Focus, 2013'ün ilk çeyreğinde de bu unvanını korudu. Bir önceki yılın aynı dönemine göre dünya genelindeki satışları yüzde 18 artan Ford Focus, Polk'un küresel pazar araştırması sonuçlarına göre, yılın ilk çeyreğinde 288.724 adetlik satışa ulaştı. Ford'un amiral gemisi Focus, Türkiye'de de Ford'un en başarılı binek modelleri arasında yerini aldı.

İngiltere, Brezilya ve Çin gibi pazarlardaki yüksek talep, Focus'un dünyanın en çok satan binek aracı unvanını korumasında etkili oldu. Birinci çeyrekte İngiltere'deki Focus satışı toplam 25.081'e ulaşırken Brezilya'da geçen yıla göre yüzde 18'lik artışla 7.227 Focus satıldı. Çin'de ise 2013'ün birinci çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 153'lük artışla toplam 104.065 Focus trafiğe tescil edildi.

Pazarda en yoğun rekabetin yaşandığı sınıfta yarışan Focus; yakıt verimliliği, yüksek kalitesi, ileri teknoloji ürünü zengin donanımları ve keyifli sürüş özelliklerinin eşsiz bileşimiyle ilk çeyrekte dünyanın en çok satan aracı oldu. Avrupa'da "Uluslararası Yılın Motoru 2012' ödülünü alan 1.0 litre EcoBoost benzinli motoru kullanan ilk Ford modeli olan Focus, sunduğu yakıt ekonomisi ile de yoğun ilgi gördü. 2012 yılında yapılan üretim kapasite artışı doğrultusunda satışlar yükselmeye devam ederken, 4 kıtadaki 9 Ford fabrikasında dakikada iki adetten fazla Focus üretildi.

 

iPHONE 5S'DEN SONRA iPAD5 DE GÖRÜNTÜLENDİ

Yılsonuna doğru tanıtılması beklenen yeni nesil iPad ile ilgili söylentiler başlamış durumda. Daha önce ön paneli sızdırılan beşinci nesil iPad'in bu sefer de arka kasasına ait olduğu düşünülen görseller paylaşıldı.


Çin menşeli bir sitenin Weibo sosyal ağı üzerinden paylaşmış olduğu görseller, 9.7 inç büyüklüğünde olması beklenen beşinci nesil iPad'in, daha kompakt bir yapıya sahip olacağını doğruluyor.
Makyajlanmış çerçevesi ile daha fazla kullanım kolaylığı sağlayan iPad 5'te, Retina 2 mi yoksa IGZO ekran mı kullanılacağı merak ediliyor.
Sızdırılan bu görsellerde gümüş kasalı bir iPad 5 görünüyor. Bunun beyaz renkteki iPad'in arka kasası olduğunu düşünüyoruz. Dilerseniz sizleri beşinci nesil iPad görselleri ile baş başa bırakalım.

 

KTM DUKE 390 800 EU'DAN SATIŞTA

Duke serisi yıllardır tüketicinin ilgisini kendi sınıfını yarattı. 1994'de başlayan büyük Duke serisi bir tarafta 125cc ile başlayan yeniden doğuş öyküsü Duke 390'ı bekleyen kitlenin motosikletçilik öyküsü aslında.



2011 yılında Duke ailesi 125 Duke ile yeni bir üye kazandı ve 2012 yılında 200 Duke, 690 Duke ve 990 Super Duke R ile üye sayısını genişletti.
2013 yılında KTM, EICMA Motosiklet Fuarı ile yeni Motosikletleri KTM 390 Duke’u tanıttı. Yeni 390 Duke kardeşleri 125 Duke ve 200 Duke ile aynı şasiyi kullanıyor ve kalbinde 373 cc tek silindir bir motor barındırıyor.
390′nın selesi 125 ve 200 e göre birazcık alçalmış ve 800 mm olmuş, ayrıca deposu da bir litre daha büyümüş.
Tek silindir motorunun ürettiği güç 44 beygir ve 35 nm tork ile Honda CBR500R ve Kawasaki Ninja 300 ile aynı lige girmeye hak kazanıyor.
Türkiye fiyatı konusunda bir fikir sahibi olmak istenirse İngiltere fiyatları 125 Duke için 3795£ , 200 Duke 3995£ olduğu varsayılır ve 390 Duke için 4250£ civarında bir fiyat olacağı düşünülürse, Türkiye fiyatı 13.000 – 14.000 TL olacağı öngörülüyor.
Motosiklet birçok üst düzey donanımlara sahip olmakla birlikte; Bosch marka ABS güvenlik sistemine, WP süspansiyon ve Brembo marka frenlere sahip olacak.
KTM 390 Duke: Özellikler

Motor tipi: 4 zamanlı tek silindirli sıvı soğutmalı 4-valf DOHC
Motor kapasitesi: 373.2cc
Strok Çap x: 89mm x 60mm
Sıkıştırma oranı: 12.5: 1
Beygir Gücü: 9,500 rpm 44PS
Tork: 35Nm 7,250 rpm
Marş: Elektrik
Dingil açıklığı: 1.367 mm
Yerden yükseklik: 170mm
Sele yüksekliği: 800mm
Ağırlık: 139kg
Tank kapasitesi: 11 Litre
Frenler (Ön): 300mm disk
Frenler (Arka): 230mm disk
Lastikler (ön): 110/70 - ZR 17 M / C
Lastikler (arka): 150/60 - ZR 17 M / C

APPLE DUYURDU SAMSUNG ÜRETTİ

Sony’nin başını çektiği, Apple, Samsung, LG ve Microsoft’un da katıldığı akıllı saat savaşında, ilk önemli hamle Samsung’dan geldi.



Samsung’un, 4 Eylül tarihinde Galaxy Gear adındaki akıllı saatini sunması ve Apple ile olan rekabetindeki yeni bir cephe açması bekleniyor.

Berlin’de düzenlenecek IFA tüketici elektronikleri fuarında tanıtılacak olan Galaxy Gear’ın, internet üzerinden akıllı telefonlara bağlanma özelliği bulunacağı belirtildi.

Guardian’ın verdiği bilgiye göre, cihaz sesli arama yapma, e-posta yazma ve internette söfr yapma özellikleri sunacak.

iWATCH’TAN ÖNCE SATIŞA ÇIKABİLİR
Her ne kadar tanıtılacağı tarih kesinleşmiş gibi olsa da, Galaxy Gear’ın ne zaman satışa çıkacağı belli değil. Ancak cihazın Apple’ın üzerinde çalıştığı iWatch’tan önce satışa çıkma ihtimali yüksek görünüyor.

Akıllı saat sunan ilk marka olan Sony ise SmartWatch 2 adlı cihazını bu yaz başında sunmuştu. ABD’li Pebble Technology şirketinin hazırladığı akıllı saat ise 275 bin önsipariş aldı.

 

AVEA'DAN HIZ DEVRİMİ

Geçtiğimiz ayın sonunda Turkcell ve Vodafone, LTE-Advanced teknoloji testleriyle ilgili gelişmeleri paylaşmış, ulaştıkları hızları duyurmuştu. Avea’nın o zamanlar sessiz kalması bazılarının kafasında şirketin 4G testleriyle ilgilenmediği şeklinde bir izlenim uyandırmış olabilir. Halbuki mobil operatör Aralık 2012′de deneme yapmak için gerekli olan izni BTK’dan alan ilk mobil operatör olmuş ve ilk testlerini de 4 Nisan 2013 tarihinde tamamlamış. Avea yöneticilerine göre bu, çok da heyecan duyulacak bir gelişme değil. Kendileri için daha heyecan verici olan ayrıntının bazı baz istasyonlarında 84 Mbps’lik kapasitenin kullanıma sunulmaya başlanması olduğunun altını çiziyorlar.

 

İstanbul Ümraniye’de bulunan AveaLabs Araştırme-Geliştirme Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenleyen Avea, şebeke teknolojileri konusunda yaptığı son çalışmaları paylaştı. Toplantıya ev sahipliği yapan Avea Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Coşkun Şahin, Türkiye’nin ilk LTE-Advanced testini kendilerinin gerçekleştirdiğini, gelinen noktada Türk Telekom Grubu şirketi Argela ile birlikte LTE-Advanced teknolojisine sahip baz istasyonu ve ağ birimleri üretimi yapacak bilgi ve birikime sahip olduklarını kaydetti.



Şahin’in belirttiğine göre Avea ilk LTE-Advanced testlerini 4 Nisan 2013 tarihinde tamamlamış. Yani, Avea ilgili çalışmaları rakiplerinden tam 4.5 ay önce tamamen gerçekleştirdiğinin altını çiziyor. Tek terminalle 300 Mbps hız denemesinde 300 Mbps indirme hızına ulaşan şirket böylelikle dünyada üçüncü, Türkiye’de ise birinci mobil operatör oldu. Ayrıca şirket testler kapsamında 3 taşıyıcı ve 3 terminal kullanarak 450 Mbps hıza ulaştı. Söz konusu testler AveaLabs’te tekrarlandı ve bu hızlara ulaşıldığı da görüldü. Bu arada Şahin, üstü kapalı olacak şekilde Turkcell’in gerçekleştirdiği LTE-Advanced testini işaret etti, 900 Mbps ve bunun üzerindeki sonuçların 3 modemin aynı anda kullanılmasıyla elde edildiğini dile getirdi.

 

Öte yandan Avea, 3G çift taşıyıcı ve çift anten teknolojisini şebeke iletişim kulelerinde aktif hâle getirmeye başladı. Geçtiğimiz haftalarda MobilPlus olarak adlandırdığı çift taşıyıcılı mobil geniş bant teknolojisini 81 ilde sunmaya başlayan mobil operatör şimdi de çift taşıyıcının yanına çift anteni ekleyerek şebekede 84 Mbps maksimum hızlara erişmeye başladı ve bu alanda da Türkiye’nin ilk mobil operatörü olduğunu kaydetti. Avea, erişilen bu hızların yurt dışında 4G şebekeleriyle elde edilen hızlardan daha yüksek seviyede olduğunun da altını çizdi. Mobil operatör yıl sonuna kadar 84 Mbps desteğine sahip baz istasyonu sayısını daha da artırmayı, nüfus yoğunluğunun fazla olduğu hücrelerde bu teknolojiyi sunmayı hedefliyor. Bu da söz konusu noktalarda bulunan Avea abonelerinin şimdikinden daha hızlı şekilde veya kullanıcı sayısının artması durumunda bile aynı seviyedeki hızlarla internete bağlanmalarını sağlayacak.

GALAXY SERİSİNİN YENİ TELEFONU MEMO

Samsung, son dönemde her ay yeni bir cihazla karşımıza çıkıyor.



Galaxy S4'ü başlı başına bir seri haline getiren firma, bu cihazın Active ve Zoom isimli iki farklı modelini duyurmuştu. Şimdi ise sıra Note serisine bir alternatif oluşturmaya geldi.
Sammobile tarafından ortaya çıkarılan Galaxy Memo, Android işletim sistemine sahip ve ekranı 4,5 inç. Galaxy Note'un birçok özelliğine ve tasarım çizgilerine sahip olacağı belirtilen cihazın bir sonraki modellerinin de yine bu ekran boyutunda olabilir.

Note'a alternatif olarak tanımlanmasının tek sebebi ekran boyutu zira Memo'nun teknik özellikleri bir hayli yüksek. Söylenene göre cihaz Android 4.2.2 Jelly Bean işletim sistemi, 4 çekirdekli 1.4 GHz işlemci, 8 megapiksel kamera, 2 GB bellek ve S Pen özelliklerine sahip.

CANON EOS 70D İLE SLR'LERE ÇAĞ ATLATIYOR

Yakın zamana kadar referans SLR olarak kabul gören EOS 60D tahtını 70D'ye bırakıyor. KEndinden önceki gelişime bakıldığında ne 50D ile 60D arasında bu tarz bir çağ aşırtma olmamıştı. 70D SLR'lerin kısmen "ANALOG" geleneğini tamamen dijitale çeviren bir dönüm noktası. Yeni bir model çıkarken genelde bir ya da iki kilit yenilik lanse edilir. 70D ile birlikte tanıtıma hangi özellikle başlayacağımızı kararlaştırmakta zorlanıyoruz ama bir yerden başlamak lazım...



Canon 70D görüntüleme teknolojisini güçlü, yaratıcı ve kablosuz paylaşım özellikleriyle birleştiriyor. Canon EOS 70D ile fotoğrafı bir tutku şeklinde yaşayanlar için; göz alıcı fotoğraflar ve Full HD videolarla anın yakalanması için ideal, yanıt hassasiyeti yüksek, her amaca uygun bir fotoğraf makinesi sunuyor.
Çift Piksel CMOS AF teknolojisine sahip dünyanın ilk Dijital SLR makinesi

EOS 70D'de Canon tarafından tasarlanan ve üretilen yeni bir 20.2 MP APS-C CMOS sensör bulunuyor. EOS 70D, sektörde çığır açan Çift Piksel CMOS AF teknolojisine sahip dünyanın ilk Dijital SLR makinesi. Bu teknoloji, Full HD video çekiminde pürüzsüz ve doğru otomatik odaklanma (AF) ve Canlı Görünüm modunda çekim yaparken hızlı odaklama imkanı sağlıyor. 14 bit DIGIC 5+ işlemci ve 19 noktalı hepsi çapraz tipte AF Sistemiyle güçlendirilen EOS 70D, 7 kare/sn'ye kadar tam çözünürlükte inanılmaz fotoğraflar çekebiliyor ve seri çekimde kesintisiz olarak1 65 JPEG veya 16 RAW'a kadar fotoğraf çekebiliyor. Ayrıca, doğal ISO 100-12800 ISO aralığı fotoğrafçıların düşük ışık altında çekim yapabilmelerine ve görüntü kalitesinde kayıp yaşamadan yüksek enstantane hızları kullanılmasına imkan tanıyor.

Canon’un yeni Çift Piksel CMOS AF özelliği, Canlı Görünüm modunda çekim yapılırken hızlı AF performansı ve Full HD videolar için sorunsuz net odaklanma imkanı sağlıyor. Hareketli konuların net odakta tutulmasına imkan tanıması ve profesyonel görünümlü "pull-focus" efektli videolar üretebilmesiyle, kullanıcıların video çekiminde kolaylıkla yeni bir seviyeye atlamalarını sağlıyor. Modeldeki teknoloji, her piksel içinde iki foto diyotun yerleştirilmesine imkan tanıyan geliştirilmiş CMOS mimarisinden faydalanıyor. Bu foto diyotların okuması otomatik odaklanma için ayrı ayrı yapılabildiği gibi her seferinde maksimum görüntü kalitesiyle çekim yapmak için ikisinden de yararlanılabiliyor.

Fotoğraflar için geliştirilmiş AF sisteminde karenin her yerine dağılmış 19 çapraz tipte AF noktası yer alıyor. Bunlar yüksek hız ve doğru AF sağlar ve hareketli konu kare içinde ilerlerken kesintisiz şekilde takip edebildiği için makine spor ve vahşi yaşam çekimlerinde ideal bir seçim haline geliyor. AF sistemi özelleştirilebilir; fotoğrafçılar çektikleri konuya göre uyarlayabiliyor.

Uzmanların elinden çıkan profesyonel kontrol

EOS 70D’nin güçlü özellikleri, rahatlık ve hızlı işlem için tasarlanan, mühendislik harikası bir gövdeye yerleştirilmiş. Akıllı Vizör, %98 kare kapsamı ve 0,95x büyütme kapasitesiyle, fotoğrafçıların konularını rahatlıkla kadrajlayabilmelerine ve ayarlarını bir elektronik düzende görselleştirmelerine imkan tanıyor. Kolaylıkla erişilebilecek şekilde yerleştirilen kontroller sayesinde sık kullanılan ISO, AF mod seçimi ve ölçüm gibi ayarlara hemen erişilebiliyor ve kullanıcılar böylelikle ayarları çabucak değiştirebilip, anı yakalamaya yoğunlaşabiliyor.

Net 1040k nokta çözünürlüklü 7,7cm (3,0”) Değişken Açılı Clear View LCD II Dokunmatik Ekranı video çekimi için veya çekim kompozisyonlarını sıra dışı ve yaratıcı açılardan kurarken ideal. Kapasitif tipteki ekran, kaydırma ve parmakları açıp kapatarak zumlama gibi çeşitli dokunma jestlerini desteklediği için menülerde gezinme, ayarları değiştirme veya görüntüler arasında ilerleme için de son derece uygun.

 

EOS 70D, entegre Wi-Fi özellikli en son EOS modeli. Makine bu özelliği sayesinde uzaktan kumandanın yanı sıra görüntü paylaşımı rahatlığı sunuyor. Kullanıcılar Wi-Fi bağlantısı sayesinde EOS Remote uygulamasına bağlanabiliyor ve çeşitli görüntü ayarlarını (örneğin, ISO ve pozlama) kontrol edebiliyor ve aynı zamanda odaklanabiliyor. Ve de deklanşörü serbest bırakabiliyor. Fotoğrafçılar ayrıca Canlı Görünüm modunu uzaktan kumanda edebildiği gibi görüntülerini gözden geçirip derecelendirebiliyor.
Eşsiz resimler için en yaratıcı modlar

EOS 70D eşsiz resimler çekmeyi kolaylaştıracak çeşitli yaratıcı modla donatıldı. Makine içindeki HDR sayesinde yüksek kontrastlı durumlarda görülen çekim zorlukları gideriliyor; üç pozlama seviyesiyle alınan resimler, hem gölgeli hem de aydınlık alanlarda ayrıntıları en iyi şekilde koruyan tek bir çekimde birleştiriliyor. Çok sayıda pozlama moduna sahip olması nedeniyle fotoğrafçılar, tek bir görüntüde birleştirmek üzere dokuza kadar farklı poz çekimi yapabiliyor veya Yaratıcı Filtre seçeneklerini kullanarak çekimlerinin görünümü ve stilinde anında değişiklik yapabiliyor. Birden fazla Canon Speedlite EX flaş ünitesinin makine içinde kontrol edilmesine imkan tanıyan Entegre Speedlite aktarıcı sayesinde makine dışına takılan flaşlarla yaratıcı denemeler yapmak kolaylaşıyor.

 

EOS 70D harika fotoğrafların yanı sıra fotoğrafçıların kolaylıkla yüksek kalitede videolar çekmelerine imkan tanıyor. Full HD (1920 x 1080p) çözünürlüklü video 30, 25 veya 24 kare/sn ve 720p'de 60 ve 50 kare/sn dahil farklı farklı çekim hızlarında çekilebildiği gibi post prodüksiyonda düzenleme ve paylaşım için çeşitli sıkıştırma opsiyonları mevcut. Yeni Çift Piksel CMOS AF sayesinde, Video Servo AF modunda konular hareket halindeyken veya hatta çekimler yeniden oluşturulurken bile takip edilebiliyor ve böylece her zaman odakta tutulmaları garanti ediliyor. Alternatif olarak, kullanıcılar kayıt sırasında bile dokunmatik ekrana dokunarak karenin² yüzde 80'inden fazlasında, farklı odaklanma alanları seçebiliyor, konu hareket etse veya kullanıcı çekim kompozisyonunu değiştirse bile videoların her zaman net ve temiz olmaları garantileniyor.

Canon Elçisi Brutus Östling yeni EOS ile ilgili şunları söylüyor: "EOS 70D'de ne kadar çok yeni teknolojinin kullanıldığını ve bu yeni modelin ne kadar çok yönlü olduğunu gördüğümde gerçekten çok etkilendim. EOS 70D, fotoğrafçılık becerilerini geliştirmek isteyenler için mükemmeldir. Bununla gayet kolaylıkla ve kusursuz kalitede kişi, manzara ve aksiyon çekimleri yapabildiğiniz gibi, açıkçası şimdiye kadar mümkün olabileceğini pek düşünmediğim odaklanma hızlarında, Full HD videolar çekebilirsiniz. Fotoğraf makinesi en zorlayıcı çekim koşullarında kendini kanıtlamıştır ve yeni nesil teknolojilerle donatılması sebebiyle, özellikle Çift Piksel CMOS AF teknolojisi sayesinde, içine düştüğü her zorlayıcı durumun üstesinden gelmiştir. Bu makine DSLR çekimi ve video çekimini tamamen yeni bir seviyeye taşıyor.”

Türkiye fiyatı henüz netleşmedi ancak ABD'de 1700 USD'den satılıyor.

SAMSUNG NOTE 3'DE YENİ BİR TASARIM DENEYECEK

Galaxy Note ve Note 2'yi birbirinden ayırmak neredeyse mümkün değil. Samsung yeni Note'da yeni bir tasarım deneyecek. Samsung, Galaxy Note 3'te kendini yenilemeyi planlıyor.

Ekranı çok daha fazla büyütmeme kararı alan Samsung'un, hem prototipleri kullananlardan hem de büyük ekranlı telefonların çok fazla satış rakamı elde etmemesinden dolayı, Galaxy Note 3'ün ekranını 5.7 inç seviyesinde tutacak.

Sammobile'ın paylaştığı bilgilere göre Galaxy Note 3 yeni bir tasarım ile gelebilir. Yenilenen Exynos 5 Octa 5420 ve Snapdragon 800 işlemcili iki sürümü olacak olan Galaxy Note 3, 3 GB LPDDR3 RAM, 5.7 inç Super AMOLED Full HD ekran, 13 Megapiksel OIS kamera, 3200 ya da 3450 mAhbatarya, Android 4.3 Jelly Bean gibi özelliklerin bulunması beklenen telefonun oldukça ince olacağı konuşuluyor.

Sammobile'ın paylaştığı görsellerde, Amerikan Patent Ofisi'ne yollanan yeniGalaxy tasarımı görülüyor.

Patenti alınan tasarımın alt kısmında bulunan S-Pen kalem yeri, cihazınGalaxy Note ailesinden olacağını doğrular nitelikte. Biliyorsunuz Samsungsadece Note ailesinde S-Pen kullanıyor. Bu tasarımın Galaxy Note 3modelinde karşımıza çıkacağı belirtiliyor. O zaman yeni tasarımın çizimlerine bakalım.



 

MERCEDES 1600cc SUV'SİNİ DUYURDU

Güncel A-Serisi ve CLA-Serisi ile aynı platformu paylaşan yeni GLA-Serisi beklendiği gibi yükseltilen sürüş yüksekliğiyle birlikte daha kaslı bir gövde yapısıyla geliyor. Büyük alaşımlar, tavan rayları, yan etekler, çift egzoz çıkışları ve bagaj kapağına monte edilen spoyler gibi dinamik öğelerle donatılan dış mekanın aksine iç kabinin alışıldık tasarım detayları kuzenlerinden farklı değil.



Toplam 421 litre kargo alanı sunan kompakt crossover'ın yükleme kapasitesi arka koltuklar katlandığında 836 litreye kadar çıkıyor. 4417mm uzunluk, 1804mm genişlik, 1,494mm yükseklik ölçülerine sahip olan aracın sürtünme katsayısı ise sadece 0.29. İlginç bir şekilde, Alman marka arka koltukların katlanmasına gerek kalmadan yükleme alanını 60 litre artıran Yük Bölmesi paketini de opsiyon listesine eklemiş durumda. Bu ek alan dik konumda olan arka koltuklarından birinin ileri-geri hareket ettirilmesiyle sağlanıyor olabilir.

Kaputun altında görev yapacak motorlar:

GLA 200

Silindir sayısı: sıralı 4

Hacim (cc): 1595

Güç çıkışı: 156 Hp (5300 d/dk)

Tork: 250 Nm (1250-4000 d/dk)

GLA 250 / GLA 250 4MATIC Silindir sayısı: sıralı 4

Hacim (cc): 1991

Güç çıkışı: 211 Hp (5500 d/dk)

Tork: 350 Nm (1200-4000 d/dk)

Ort. yakıt tüketimi: 7.1 litre / 100 km

GLA 200 CDI

Silindir sayısı: sıralı 4

Hacim (cc): 2143

Güç çıkışı: 136 Hp (3600-4000 d/dk)

Tork: 300 Nm (1400-4000 d/dk)

Ort. yakıt tüketimi: 4.3 litre / 100 km

GLA 220 CDI / GLA 220 CDI 4MATIC

Silindir sayısı: sıralı 4

Hacim (cc): 2143

Güç çıkışı: 170 Hp (3600-4000 d/dk)

Tork: 350 Nm (1600-3200 d/dk)

4MATIC ile donatılan 2014 Mercedes-Benz GLA 250 sıfırdan 100 km/s sürate 6.5 saniyede ulaşıyor. Maksimum hızı ise 233 km/s. Öte yandan, opsiyonel dört tekerlekten çekişli GLA 220 CDI ve GLA 220 CDI 4MATIC'de yokuş aşağı hız düzenlemesi (DSR) sistemi ve off-road aktarım modu da standart olarak sunuluyor.

Ön siparişler Birleşik Krallık'ta önümüzdeki Kasım ayında alınmaya başlayacak ve ilk teslimatlar yıl sonuna doğru yapılacak.

VE JOBS VİZYONA GİRDİ

Senaryosundan çekim aşamalarına kadar her anı yakından takip edilen Steve Jobs filmi vizyona girdi.



Apple’ın kurucusu ve CEO’su, teknoloji dünyasının sembol isimlerinden Steve Jobs’ın yaşam öyküsünü konu alan “JOBS” adlı film bugün vizyona girdi.

Ülkemizde de gösterimi başlayan “JOBS”, Apple hayranları ve teknoloji meraklıları tarafından uzunca bir süredir merakla bekleniyor.

Yönetmenliğini Joshua Michael Stern’in üstlendiği, senaryosunu Matt Whiteley’in kaleme aldığı filmde, Steve Jobs’ı Ashton Kutcher canlandırıyor. Filmde Steve Jobs’ın ve Apple’ın inişli çıkışlı öyküsü 122 dakikada izleyenlere aktarılıyor.
JOBS filminin son videosunu Haziran ayında yayınladığımız “Jobs Gösterime Giriyor” başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.

MAZDA 3 ALMAK İÇİN BİR NEDEN DAHA; TAKAS İNDİRİMİ

4500TL'den 5.500TL'ye varan özel bir takas desteği sağlanıyor. Buna göre Mazda3 Hatchback modeller 5.500 TL, Sedan modeller ise 4.500 TL indirimlerle satışa sunulacak. Finans Mazda, Mazda3 modelinde daha kolay ulaşmanız için %0.79 faiz oranı ve 60 aya varan vade şeçenekleriyle kredi desteği sağlıyor.



Sportif sürüş karakteri ve dinamik tasarımıyla dikkat çeken Mazda3, sınıfının en yüksek çevre güvenlik özellikleriyle göz dolduruyor. Sportif yapısına uygun olarak Mazda3'te sürücü kabini otomobille bütünleşme hissi veriyor. Modelin kabininde ergonomiye yönelik gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda bütün kontrollere, sürücünün gözünü yoldan ayırmasına gerek kalmadan kolaylıkla ulaşılmasını sağlıyor. HMI olarak adlandırılan (İnsan–Otomobil Bütünleşmesi) tasarım anlayışı sayesinde, sürücü direksiyonun arkasına geçtiğinde segmentinin en cömert görüş alanından yararlanıyor.

Sınıfının en aerodinamik tasarımına sahip…

Mazda3, sınıfının en düşük sürtünme katsayısına (sedan modelde 0.28Cd - hatchback modelde 0.30Cd) sahip. Gelişmiş aerodinamik gövdesi sayesinde sportif bir görünümün yanı sıra yüksek yakıt tasarrufu da sunuyor. Uygulanan aerodinamik iyileştirmeler, yüksek hızlarda sürüş dengesine ve rüzgar sesinin azaltılmasına katkıda bulunmasının yanı sıra Mazda3'ün çok daha verimli bir yakıt performansına sahip olmasına yardımcı oluyor.

Güçlendirilen klima konforu arttırdı…

C segmentinin en sessiz ve en verimli sistemlerinden birini içeren klima Mazda3 ile gerçekleştirilen yolculukları daha keyifli hale getiriyor. Klima ve ısıtma sisteminin randımanını artırmak için klima radyatörünün boyutu yüzde 20 oranında artırıldı.
Sesiz ve titreşimsiz yolculuklar…

Mazda3'te kullanılan motorların daha sessiz çalışması için önemli değişiklikler gerçekleştirildi. Konforlu yolculuklar hedeflenerek alınan önlemler sayesinde de yürüyen aksamda yapılan değişiklikler ve güçlendirmeler yardımıyla kabine ulaşan yol sesi minimuma indirildi.

Özellikleri arttı ağırlığı azaldı…

Mazda'nın hafiflik stratejisi sonucunda, yeni modeldeki birçok parçanın ağırlığı azaltıldı. Dünyada 11 ülkede 800 bin km'den fazla yol testi yapılarak geliştirilen Mazda3, 15 kg azaltılmış ağırlığı sayesinde daha az yakıt tüketerek daha az karbondioksit salınımı oluşmasını sağlayarak markanın çevreye dostu imajını daha da güçlendiriyor.

Geniş donanım özellikleri

Mazda3'te donanım paketlerine bağlı olarak Çoklu Bilgi Ekranı (MID), Adaptif Arka Sinyal Sistemi (ESS) Arka Araç İzleme (RVM), Lastik Basıncı İzleme Sistemi (TPMS), Park Sensörü, Dinamik Stabilite Kontrolü (DSC), Elektronik Fren Basıncı Dağıtımına (EBD), Acil Fren Desteğine (EBA) sahip dört tekerlekten Kilitlenmeyi Önleyici Fren Sistemi (4W-ABS), Çekiş Kontrol Sistemi (TCS), ön, yan ve perde hava yastıkları; aktif ön baş dayanakları, elektrikli yan aynalar ve MP3 okuma özelliğine sahip CD çalar gibi en son teknolojinin kullanıldığı özellikler yer alıyor.

Mazda3, Avrupa Yeni Otomobil Değerlendirme Programı'nın[1] (Euro NCAP) birleşik güvenlik performansı testinden en yüksek değerlendirme olan beş yıldız notunu aldı.

TOYOTA TÜRKİYE TURNESİNDE

Kocaeli Toyota Plaza Kaya'da düzenlenen etkinlikte konuşan Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. Kurumsal İlişkiler Direktörü Selim Okutur, Toyota'nın yeniliklerin markası olduğunu belirterek, dünyada ilk kez Türkiye'de üretilip satışa sunulan yeni Corolla başta olmak üzere yenilenen tüm modellerin, bunun en güzel kanıtı olduğunu söyledi.



Otomotiv pazarında yoğun bir rekabet yaşandığını ifade eden Okutur, Toyota'nın bu rekabette yeni tasarım anlayışıyla yerini aldığını kaydetti.

Okutur, yeni tasarım felsefesinin yansıtıldığı yeni modellerinin satışa sunulmasıyla Toyota'nın daha da güçlendiğini vurgulayarak, "Toyota'nın bu yeni yüzü ilk olarak yeni Yaris'te ve onu takiben yenilenen Avensis, GT 86, Yeni Auris, Yenilenen Verso, Yeni RAV 4'te görüldü" dedi.

"Bu yeni tasarım anlayışını şimdi de yeni Corolla'da görüyoruz" diyen Okutur, şunları söyledi:

"Tüm dünyada her 25 saniyede bir satılan Corolla modelimiz ve tüm yeni modellerimiz ile birlikte müşterilerimizin beklentilerine cevap veren, dinamik, çekici, güçlü, güvenli, konforlu, ekonomik ve çevreci otomobiller üretme felsefemiz devam edecektir. Özellikle sedan pazarının güçlü olduğu ülkemizde Yeni Corolla, yükselen hedeflerimizde önemli bir rol oynayacaktır. 150 milyon Avroluk ek yatırımla Türkiye'de üretilmeye başlanan ve yoğun ilgi ile karşılanan Yeni Corolla ile markamız ivme kazanacaktır."

"COROLLA'DA 2014 HEDEFİ 25 BİN SATIŞ"

Bu yılı Türkiye'de bir "geçiş yılı" olarak gördüklerini belirten Okutur, lansmandan bugüne kadar oldukça ilgi gören yeni Corolla'yı 2013 yılında yarıyıl performansıyla 13 bin adete ulaştırmayı hedeflediklerini anlattı.

Okutur, bu yılki toplam satış hedeflerinin yeni bir rekora imza atarak 40 bin 59 adede çıkarmak olduğunu dile getirerek, "Orta vadede hedefimiz, yeni modellerimizin tüm yıl satış ile gerçek performanslarını göstereceği 2014 ve 2015 yıllarına odaklanmaktır. Corolla'daki hedefimiz 2014 yılında 25 bin satış adedine çıkmak. Uzun vadede hedefimiz ise 2020 yılında Türkiye'de lider otomobil markası olmaktır" diye konuştu.

Konuşmanın ardından, yenilenen Toyota modelleri tanıtıldı.

AYNASIZ CANON EOS M SLR'CİLERİ TATMİN EDEBİLİR Mİ?

Aynasız kameraların dezavantajlarından sıkça bahseden Canon endüstriyel bir tavırla bu kulvara kayıtsız kalamadı ve EOS M modeliyle ilk kez aynasız kamera piyasasına da girmiş oldu.



Bir süredir piyasada bulunan Mini SLR ile ilgili geri dönüşler ve kullanıcı yorumları gelmeye başladı. Canon EOS M aslında hali hazırdaki EOS kullanıcılarını da hedef alan, mevcut EF ve EFS lenslerini de kullanabilecekleri Compact bir makine olarak dikkat çekiyor. Digic 5 işlemci, 18 megapixel çözünürlük, değişebilir lens, saniyede 24, 25 ve 30 kare seçeneği sunan full hd video kaydı, 3 inç'lik dokunmatik ekran gibi özelliklerle gelen kameranın en önemli özelliklerinden birisi de sensörü.

Canon, 650D serisinde kullandığı 18 megapixel çözünürlüğe sahip APS-C CMOS sensörünün aynısını EOS M'de kullanmış.

Canon EOS M'deki asıl sürprizini ise lensinde yapmış. EF-EOS M isimli bir adaptörle birlikte, Canon'un profesyonel makinelerde kullandığı lensleri(EF ve EF-S lenslerini) kullanmasına imkan tanımış.



Böylelikle kullanıcılar cebe sığabilecek boyutlardaki EOS M'e takılacak adaptör sayesinde, profesyonel lensler kullanarak çok daha profesyonel fotoğraflar çekebilecek.

Canon açısından radikal bir karar ya da devrim sayılsa da Eos M diğer aynasız makinelerle; Sony, Samsung, Panasonic ve Fuji ile kıyaslandığında yer yer yetersizliklere sahip.

Klasik bir Canon EOS kullanıcısı bile Eos M'de vizör göremediği zaman hayal kırıklığına uğrayacaktır. Hatta EOS M'nin en büyük eksikliği vizörünün olmaması denilebilir.

Başta da belirttiğimiz gibi bir EOS kullanıcısı taşıma kolaylığı açısından makineye sahip olmak isteyebilir. Ancak birincil makine olarak yarı profesyonel kullanıcıyı memnun etmeyebilir. Kağıt üzerinde 650D ile aynı özelliklere sahip görünse de uygulamada aynı tadı alamayabilirsiniz. Eos serisinden alışık olduğunuz deklanşör sesi ki bir de daha önce EOS XXD kullanmışsanız en çok özleyeceğiniz şey olacaktır.

Klasik ekonomiye giriş tabiri ile inferior değerli ürün; tereyağı tadında margarin benzetmesi durumu somutlamaya yardımcı olabilir.

 

"EGZO-TİK CEZA"; EGZOS MUAYENESİ OLMAYANA 1700 LİRA CEZA

İstanbul’da trafikten kaynaklanan hava kirliliğinin önüne geçmeye çalışan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, motorlu taşıtlara yönelik denetim yapıyor. Ekipler bu kapsamda TEM Otoyolu Mahmutbey gişelerinde kontrol yaptı. Yapılan kontrollerde egzoz emisyon değerleri normal çıkan araçlara teşekkür edilerek gönderilirken, değerleri limitin üzerinde çıkan araçlara ise bin 700 TL ceza kesildi.

Yapılan kontrollerde egzoz emisyon değerleri yüksek çıkan Ahmet Keskin, aracının bakımlarının tam olduğunu ve egzoz muayenesi yaptırdığını söylese de yetkililer değerlerin çok yüksek olduğunu ve çevre kirliliğine neden olduğunu belirterek, bin 700 TL para cezası kesti. Keskin ise daha önce böyle bir uygulamaya rastlamadığını ve cezayı ödemeye gücünün yetmeyeceğini belirtti.

Denetim yapan yetkililer, araçlarına egzoz emisyon ölçümlerini yaptırmamış olan sürücülere 842 TL, limit değerlerini araşarak havayı kirleten araç sahiplerine ise bin 700 TL ceza kesildiğini belirtti.

SATILAN 10 OTOMOBİLDEN 6'SI DİZEL

Dizellerin satış oranı artıyor.

2009 yılında dizellerin toplam satışa oranı yüzde 45

2010  yılında dizellerin toplam satışa oranı yüzde 47

2011 yılında dizellerin toplam satışa oranı yüzde 53

2012'de ise yüzde 57 olmuştu.

2013'ün ilk 7 ayında oran yüzde 60.

İlk 7 ayda ülkemizde en çok Renault marka otomobil tercih edilirken, 250 bin euro üzeri 15 Ferrari, 13 Bentley ve 8 Maserati satıldı. En çok satan lüks marka ise Mercedes oldu.



Kurdaki yükseliş ve zamlara rağmen Türkiye'de otomobil ve hafif ticari araç satışları bu yılın ilk 7 ayında geçen yıla oranla yüzde 12,5 artarak 453.3 bin adede çıktı. Otomobil satışları yüzde 20,3 artarak 347.8 bin adede yükseldi. Hafif ticarilerde satışlar yüzde 7,3 geriledi. Özellikle 1.6 lt motor hacmi üzerinde gerçekleşen ÖTV artışı, 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 22,2 artışa neden oldu. 1.6-2 lt aralığındaki satışlar ise yüzde 3,9 azaldı. Emisyon değerlerine göre de en yüksek paya yüzde 35,4 oranıyla 100-120 gr/km arasında yer alan otomobiller 122.997 adet ile sahip oldu.

İlk 7 ayda dizel otomobil satışlarının payı yüzde 59,1, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı ise yüzde 37,4'e ulaştı. Otomobil pazarı segment dağılımının yüzde 85,8'i vergi oranları düşük A (Mini), B (Küçük) ve C (Kompakt) segmentlerde yeralan araçlardan oluştu. En çok tercih edilen kasa ise yüzde 44.1 ile sedan otomobiller oldu. Türk tüketicisinin önemli bir tercihini de SUV araçlar oluşturdu. Özellikle 2 çeker SUV'ların pazara girmesiyle ilk 7 ayda 38.4 bin SUV satıldı. SUV'lar toplam satışın yüzde 11,1'ini oluşturdu.

SAMSUNG'UN ÇİFT EKRANLI ANDROID TELEFONU; HENNESSEY

Dünyanın en çok model üreten fabrikası olan Güney Kore'deki Samsung fabrikasından farklı bir tasarım geldi.



Model adı SCH-W789 olan telefon, iki tane 3.3 inç (8.3 cm) genişliğinde ekrana sahip. Ekran çözünürlüğü ise 320x480 piksel.

1.2 GHz hızında dört çekirdekli işlemcisi bulunan Hennessey, arka panelinde 5 megapiksel kameraya sahip. 1 GB RAM’e sahip olan cihaz, işlemcisiyle sahip olduğu özellikleri rahatlıkla çalıştırabilecek kapasiteye sahip. Telefon, mobil iletişim standartları CDMA ve GSM’i destekliyor.

İlginç bir şekilde telefonun dahili belleği yok.  Belleği, microSD yuvasına yerleştirilecek hafıza kartı oluşturuyor. Hennessey, Android 4.1 (Jelly Bean) işletim sistemiyle çalışıyor. Kalitesi ve değişik tasarımıyla Asyalı tüketicilerin ilgisini çekmesi beklenen telefonun ABD ve Avrupa’da piyasaya sunulup sunulmayacağı konusunda Samsung kesin bir açıklama yapmış değil. Android Community’nin verdiği bilgiye göre, Hennessey’in fiyatı henüz belli değil. 

ELENI KARAINDROU, ALTIN PORTAKAL JÜRİSİNDE

Sinema dünyasındaki en etkileyici müzisyenlerden biri olarak kabul edilen, bestelediği film ve tiyatro müzikleriyle dünya çapında tanınan Yunan besteci ve piyanist Eleni Karaindrou, 50. Altın Portakal’ın Türkan Şoray başkanlığındaki ulusal jürisinde görev yapacak.



Çağdaş sinemanın ozanı kabul edilen Teo Angelopulos ile uzun yıllar birlikte çalışan ve Türkiye’de Sonsuzluk ve Bir Gün, Ağlayan Çayır ve Ulis’in Bakışı gibi pek çok filme hazırladığı müziklerle geniş bir hayran kitlesine sahip olan Eleni Karaindrou, Altın Portakal’ın büyük jürisinde yer almanın kendisi için mutluluk verici olduğunu söyledi.

Kıtaları aşan bir başarı

Chris Marker, Jules Dassin ve Margarethe von Trotta gibi ünlü yönetmenler için de özel müzikler besteleyen Eleni Karaindrou’nun, müziği gibi ünü de sınırları aşıyor. Geleneksel Yunan müziğini batı formlarıyla birleştiren piyanist, Avrupa’dan Asya’ya çok sayıda müziksevere ulaşmayı başarmış bir sanatçı.

Müziği görüntülerle bir bütün

1982 yılında Teo Angelopulos'la karşılaşması, Karaindrou’nun müzik serüveni açısından bir tür milat kabul edilir. Geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz ünlü yönetmen, Karaindrou ile 20 yılı aşkın dostluk ve işbirliğinden bahsederken “Eleni’nin müziği görüntülerle ayrılmaz bir bütündür. Onun sinema dünyasındaki en etkileyici müzisyenlerden biri olduğunu düşünüyorum” demiştir.

Büyük ödüllerin sahibi

20 film, 35 tiyatro oyunu ve 12 televizyon dizisi için müzik besteleyen Eleni Karaindrou, üretkenliğiyle isim yapmış bir besteci ve piyanist. Karaindrou, 20 uluslararası müzik ödülünün yanı sıra, 1982 yılında Selanik Film Festivali’nde (Hristoforos Hristoforis’in Roza filminin müziğiyle) en iyi müzik ödülünü almış ve 1992 yılında Europa Cinema’nın Premio Fellini ödülüne değer görülmüştü.

Müziğe küçük yaşta başladı

Karaindrou, 1942'de küçük bir köyde doğdu. 7 yaşında annesi öldü. Babası onu da alıp Atina'ya yerleşti. Evin bodrumunda keşfettiği piyanoyla müziğe başladı. 11 yaşında Atina’da Hellenic (Yunan) Konservatuarı’na girdi. Piyano ve teori eğitimi aldı. Atina Üniversitesi'nde arkeoloji ve tarih okudu. Albaylar Cuntası sonrası oğlunu alıp Paris'e gitti. Sorbonne'da etnomüzikoloji, Scuola Cantorum'da orkestrasyon ve orkestra şefliği eğitimi aldı. Cunta yıkıldıktan sonra ülkesine döndü ve Manos Hacıdakis'in yönettiği Radyo-3'te klasik müzik ve etnik müzik programları hazırladı. Burada geniş bir Rembetiko arşivi oluşturdu. Film ve oyun müziklerinden oluşan albümleri tüm dünyada yüksek satış rakamlarına ulaştı.

AKILLI TELEFONLARDA "İSLAMİ-PHONE" DÖNEMİ

Din Bilgini Dr. Zakir Naik, mobil dünyaya ilk İslami telefonu sunmaya hazırlanıyor.

Özellikle Suudi Arabistan’da büyük ilgi gören ve Ramazan Bayramı’nın sona ermesiyle satışa sunulan telefon, internet üzerinden binlerce kişi tarafından sipariş edildi.



İslami Araştırma Derneği’nin (IRF) kurucusu ve başkanı olan

Naik, ‘Peace Mobile’ adını verdiği telefonuyla Müslümanlara İslami dünyayla sürekli bağlantı kurabilme imkanı vermek istiyor. Telefon, vaazlarden, karşılaştırmalı din çalışmalarına kadar özel uygulamalar içeriyor. Naik, dini eğitim ile modern eğitimin bir arada olması gerektiğini ve bu konunun çok önemli olduğunu belirtiyor.

4.6 inç (11.6 cm) ekran genişliğine sahip olan Peace Mobile, 4 GB dahili hafızaya sahip ve 32 GB’a kadar SD Card desteği bulunuyor. 5 maga piksel otomatik odaklama özelliği bulunan kamerası olan telefon Android Gingerbread 2.3.5 işletim sistemi kullanıyor.

Telefonun fiyatı ise 240 dolar.

TELEFON NASIL KAYDETTİRİLİR?

Yurt dışından aldığınız telefonlar kaydetmeniz için tanınan 4 haftalık bekleme süresi sonrasında iletişime kapatılıyor. Yani telefonunuza sim kart taksanız da telefon şebekeye bağlanamıyor. Konuşma ya da veri iletişimi mümkün olmuyor.   Telefon kaydettirmek için ne yapmak gerekiyor?



İMEİ Kaydı için başvuruda bulunurken Pasaportun Orjinali, Pasaport Sahibinin Kimliği ve Telefon İMEİ Kodu yanınızda olmalıdır. Aksi taktirde işlem yapılmayacaktır.

3 AŞAMALI ÖZET

1-Yurt dışından getirilen telefon için 115 TL’lik harç vergi daireleri ya da bankalara yatırılması ve dekontun saklanması gerekecek.

2-E-devlet şifresi ile www.turkiye.gov.tr sitesinden BTK’nın başlığı altında IMEI sayfasına girilecek ve kişisel bilgilerle, pasaport bilgileri ve ödeme dekontu bilgilerinin doldurulması gerekecek.

3-BTK’nın kendi sistemi, vatandaşın ödeme bilgisini ödemenin yapıldığı bankadan, pasaport bilgisini emniyet genel müdürlüğünden anlık olarak doğrulayarak IMEI kaydını otomatik gerçekleştirecek.

İŞLEM BU KADAR, ŞİMDİ DE AKLINIZA TAKILABİLECEK DETAYLARA GEÇELİM;

TC Kimlik Numarası ile e-Devlet Kapısı internet sitesine giren kullanıcılar son iki yıl içerisinde onaylanmış ya da onay bekleyen bir başvuru olup olmadığını görebilecek.

Bu sayede başkalarının adına telefon kayıt edilip edilmediği de ortaya çıkacak. Hatırlarsanız yine BTK geçtiğimiz günlerde adınıza kaç GSM hattı olduğunu görebileceğiniz bir servisi de kullanıma sunmuştu.

İMEİ Kaydı yapılacak pasaportun ülkeye giriş tarihi 30 Günden eski olmamalıdır. Yani son giriş tarihi son bir ay içerisinde olmalıdır.

İMEİ Kaydı yapılacak Pasaport üzerinde kesinlikle giriş mührü olmalıdır. Mühür yoksa veya okunmuyorsa Emniyet Müdürlüğünden Ülkeye Giril Tarihi ile ilgili bir kağıt alınması gerekmektedir.

İMEİ Kaydı yapılacak Pasaport ile son 2 yıl içerisinde başka Telefon Kaydı yapılmamış olmalıdır. Kayıt yapılan Pasaport üzerine 2 senede bir yeni kayıt alınabilir.
Telefon ülkeye giriş yapıldıktan sonra 1 Hafta ile 1 Ay gibi bir sürede Kullanıma Kapanabilir.

Bir kez İMEİ kaydı yapılan telefon sonraki yıllarda dilediği kadar ülkeye giriş ve çıkış yapabilir. Tekrar İMEİ Kaydı gerekmez.

İMEİ Kaydı yapıldıktan sonra firma tarafından size verilen kağıdı saklamanız gerekmektedir. Bu sayede kaydınızın sorunlu bir duruma düşmesi durumunda yasal işlem yapabilirsiniz.
İMEİ Kaydı yaptırdığınız firmalar belirli bir ücret karşılığı bunu yapmaktadır. Bu ücret 5 TL’den başlamaktadır. Birçok firma 10 TL ödeme ile bunu yapmaktadır.



115 TL tutarındaki PASAPORT HARÇ ÜCRETİ için Vergi Daireleri üzerinden ödeme yapabileceğiniz gibi aşağıdaki bankalar üzerinden de ödeme yapabilirsiniz.

Aşağıdaki tüm bankaların şubelerinden ya da internet şubesinden 9151 vergi kodlu yolcuceptel açıklaması altında ödeyebilirsiniz: İşte o bankalar:
Halk Bankası
Vakıfbank
Bank Asya
Anadolu Bank
Aktif Yatırım Bankası
Alternatif Bank
Türkiye Finans Katılım Bankası
Albaraka Türk
Tekstilbank
TEB
Turkish Bank
Ziraat Bankası
İş Bankası
Garanti Bankası

E-Devlet Sisteminden Pasaport İle IMEI Kaydı İşlemleri
Yurt dışından getirilen telefon için 115 TL’lik harç vergi daireleri ya da bankalara yatırılması ve dekontun saklanması gerekecek.

E-devlet şifresi ile www.turkiye.gov.tr sitesinden BTK’nın başlığı altında IMEI sayfasına girilecek ve kişisel bilgilerle, pasaport bilgileri ve ödeme dekontu bilgilerinin doldurulması gerekecek.

BTK’nın kendi sistemi, vatandaşın ödeme bilgisini ödemenin yapıldığı bankadan, pasaport bilgisini emniyet genel müdürlüğünden anlık olarak doğrulayarak IMEI kaydını otomatik gerçekleştirecek.

 

 

 

BATMAN'DEN MUSA'YA DÖNÜŞÜYOR

Tarihin en başarılı Batman'i olarak gösterilen Christian Bale yönetmenliğini Ridley Scott’un yapacağı 'Exodus' filminde Musa peygamberi oynayacak. Christian Bale’in ismi bir süredir proje ile beraber anılıyordu.



Yapımına Eylül ayında başlanacak filmin İspanya, Fas ve İngiltere’de çekilmesi bekleniyor.

Henüz kesinlik kazanmasa da, filmin bir diğer başrol karakteri Mısır hükümdarı Ramses için Joel Edgerton ile görüşmelere başlandığı bildirildi.

TELEKİNEZİ SİNEMADA; “ARİTMİ” GELİYOR

Kısa film olarak çekilen “Aritmi” nin yönetmeni Volkan Zengin; Filmin konusuna güveniyorum. Uzun metraja uyarlandığında büyük ilgi göreceğine eminim.



Başta kısa film olarak çekilen “Aritmi”, şu sıralar uzun metraja uyarlamakta. Yazarlığını ve yönetmenliğini üstlenen Volkan Zengin, filmin konusuna güvendiği için kısa metrajını bir festivale göndermek yerine, bu filmi uzun metraja uyarlama kararı aldı. Volkan Zengin ” Film kısa metraj olarak da güzel fakat 4 dakikada özetlemek yerine, geniş bir zaman aralığında anlatılırsa mükemmel bir fantastik filme dönüşebilir” açıklamasını yaptı.

Türk Sinemasında Fantastik Öğeler

Türk sinemasında fantastik film denilince akla Malkoçoğlu, Tarkan, Zagor gibi filmler gelir. Aritmi filmi, Türk sinemasında şimdiye kadar denenmemiş olan telekineziyi konu edinmekte. Filmin baş karakteri telekinezi yeteniği ile ünlü olmaya çalışan biri. Her ne kadar üstün yetenekli biri gibi görünsede, aslında yetenekleri sınırlı. Aynı zamanda kalp hastası… Kahramanımız bir yandan yeteneklerini geliştirerek kendisini kanıtlamaya çalışmakta, bir yandan kalbi ile mücadele etmektedir.

Film Sanatçıların Psikolojilerine Değiniyor

Filmin ilginç yanı, tam bir zaman ve mekanda geçmemesi. Filmde günümüzden de öğeler var, 18 yüzyıldan da ama tam olarak ne geçmiş nedende günümüz… Tam olarak bir zaman dilimi belirtilmemiş olsada, filmin ele aldığı sorunlar aslında günümüzün sorunları. Filmde genel olarak sanatçıların yaşadığı psikoloji ve bunalım değiniliyor. Yoksul ama yetenekli sanatçıların ilk önce hayatlarını sürdürebilmeleri için alternatif bir işe ihtiyaç duyduklarını belirten film, kapitalizme de ağır eleştirilerde bulunmaktadır.

Yapım şirketi ile olan anlaşmazlık nedeni ile çekimlerine ara verilen filmin, yeni bir yapım şirketi ile anlaşılması durumunda çekimlerine kaldığı yerden devam edeceği bildirildi.

HANNIBAL CNBC-E'DE 8 EYLÜL'DE BAŞLIYOR

Gelmiş geçmiş en korkutucu seri katillerden biri olan Hannibal Lecter, sizi akşam yemeğine davet ediyor! Özel dedektif Will Graham ile adli psikiyatrist Doktor Hannibal Lecter’ın tanışma ve birlikte çalışma hikayesini anlatan Hannibal, 8 Eylül Pazar 23’te CNBC-e’de başlıyor.



Hayalgücü ve empati yeteneği sayesinde seri katiller alanında uzmanlaşmış en iyi özel dedektif Will Graham’ın yeni ortağı, gelmiş geçmiş en korkutucu seri katil Hannibal Lecter’dır. “Kuzuların Sessizliği” ile tüm dünyaya adını duyuran, “Pushing Daisies”in yaratıcısı ve “Heroes” un yazarlarından Bryan Fuller, Hannibal ile birbirine zıt iki karekterin tanışma ve birlikte çalışma süreçlerini ekrana taşıyor. Hugh Dancy’nin dedektif Will Graham’ı, Mads Mikkelsen’ın ise doktor Hannibal Lecter’ı canlandırdığı dizide, “The Matrix” ve “CSI” ile tanınan Laurence Fishburne, Jack Crawford rolüyle ekrana geliyor.

KARADA UÇAKTAN DAHA HIZLI; "HYPERLOOP"

ABD'li milyarder Elon Musk, Los Angeles ile San Francisco arasındaki 643 kilometrelik yolu 30 dakikada kat edebilmeyi sağlayan 'Hyperloop' adlı bir proje ortaya çıkardı. Günümüzde bu iki kent arasındaki ulaşım uçakla bir saatte sağlanabiliyor.



Musk, San Francisco ile New York arasını da bir saate, Los Angeles ile New York arasını da 45 dakikaya düşürebileceğini ifade ediyor. Hatta ABD ve Çin arasında bu sistem inşa edilse, okyanus üzerinden iki ülke arasındaki ulaşım zamanı 2 saate kadar düşebiliyor.

Sistem, büyük şehirler arasındaki kara yolculuğunu havasız tüpler içindeki insan taşıyan kapsüllerle ses hızına yakın bir süratle gerçekleştirmeyi hedefliyor. İlerlemek için fırlatma mekanizması ve güçlü bir itiş gücü gerekiyor. Ray sistemlerine ihtiyaç duymuyor, tüm hava koşullarına karşı korunmaya sahip. Tüm gücünü güneş panellerinden alıyor ve bir kısmını depolayabiliyor. Kapsül, kendi oluşturduğu havadan yastık içinde bir hava hokeyi masasındaymış gibi tüple temas olmadan yolculuk edebiliyor. Proje ile ilgili açıklamalarda bulunan Elon Musk, "Gerçek ışınlanmanın dışında (Lütfen birisi bunu da yapsın), süper hızlı seyahatin tek yolu bir tüp inşa etmek" dedi. Her 30 saniyede bir kalkış yapacak olan kapsüller, tek seferde 28 yolcu taşıyabilecek. Tek yön gidiş maliyeti yolcu için 20 dolar olacak. Hyperloop'un maliyeti sadece 6 milyar dolar. İki şehir arasında yapılması planlanan yüksek hızlı demiryolu sisteminin ise 60 milyar dolar. Elon Musk, projesini 10 yılda hayata geçirebileceğini söylüyor.

YENİ KORANDO SATIŞTA

LED gündüz aydınlatmasına sahip köşeli farlar, farklı bir ön panjur, yeni ön tampon, daha büyük bir arka spoiler ve LED stoplara sahip olan araçta sunulan jant seçenekleri daha zengin.



Canlı renklerde sunulan deri döşemelerle ahşap ve metal görünümlü kaplamalar iç mekana farklı bir hava verirken merkezlerinde dijital göstergeler bulunan göstergeler Toyota modellerini andırıyor. Üst kısmında dokunmatik bir ekran yer alan orta konsolun daha altında dijital havalandırma kumandaları görülebiliyor.

Kaputunun altında 2 litre hacimli turbo Diesel motora görev verilen Korando'nun 150 ve 175 beygir güç üretebilen iki versiyonu da 360 Nm tork sağlıyor. 6 ileri vitesli manuel ve otomatik şanzımanla alınabilen araçlar iki veya dört tekerlekten çekişli olarak ısmarlanabiliyor.