
Galaxy Glass gibi, dedikodusu yapılan çeşitli giyilebilir ürünler için geliştirilmiş uygulamalarda bu tarz klavyenin kullanıldığını görebiliriz. Ayrıca tabletler ve akıllı telefonlarda da böyle bir sistem ekran yerine alternatif bir veri giriş yöntemi olarak kullanılabilir.
Başvuruya göre, dil seçimine göre farklı yerleşimler belirlenebiliyor, jestlerin desteklenip desteklenmeyeceği, ya da tek veya çift elin kullanılacağı gibi kriterlere göre özelleştirme yapılabiliyor. Örneğin tek elle kullanımda harfler her bir parmak bölgesine, tıpkı geleneksel cep telefonu tuş takımında olduğu gibi üçer üçer atanabilir.
İki elle kullanımdaysa her bir harf parmak içinde kendi bölgesine sahip oluyor. Kullanıcı harfleri kendi aklında kurgulayabileceği gibi ekran üzerindeki temsili gösterimi sayesinde de yazı yazmayı öğrenebilir. Eğer artırılmış gerçeklik destekli bir aksesuar kullanılırsa, harfler parmak üzerinde sanal şekilde gösterilebilir.
Mobil cihazlarda yazı yazmak yıllardır zorlu olmuştur, özellikle küçük ekranlarda yazı yazmak kullanıcılara bir hayli zahmetli geliyor. Sesle kontrolü kullanarak dikte ettirmek bir çözüm olarak geliştirildi, ancak farklı aksanlar da doğru yazımı engelleyen unsurlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Projeksiyon destekli lazer klavyeler ise parmak üzerinden geri beslemenin zayıf olması nedeniyle beklenen sıçramayı gerçekleştiremiyor.
Samsung’un geliştirdiği fikirde üstesinden gelinmesi gereken nokta parmak hareketlerini takip edecek kameranın pil ömrüne yapacağı etkiyi azaltmak olabilir. Belki Samsung bu teknolojiyi daha da geliştirip farklı bileşenler ekleyebilir, ancak parmak hareketlerinin düzgün izlenmesi için başka bir yöntem yok gibi görünüyor.
Şu noktada Samsung’un sanal klavye sisteminin ne kadar doğrulukta ve kolaylıkta yazı yazmayı sağlayacağını söylemek zor. Ayrıca maliyet konusunda henüz bir yargıda bulunmak için de henüz erken.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder