Perşembe sabah saat 07:45 'e aslında akşam saatlerinde etkisini göstermeye başlayan Venüs-Neptün altmışlık açısı kesinleşecek. Bu açının etkisiyle özellikle ilişkilerde, kendinizi olayların akışına kovuverme ve içinizden geldiği gibi davranma dürtüsü hakim olacak.
Venüs Oğlak'ta olmasa delicesine aşk teması olabilirdi belki ama bu biraz daha yaratıcılığa yönelik bir etki olacak muhtemelen. İlham gücünü aktive edecek ve bizi her zamankinden daha verimli şeyler yaratmaya teşvik edecek. Sanatsal ve üretkenlik gerektiren temalarla birebir örtüşüyor. Her ne yapıyorsanız yapın içine estetik ve uyum katacağınız belli. Aşk ve ilişkiler açısından ise başımıza gelecek olan şey, belki de şu olabilir: “Niye ben aşık olamıyorum acaba? Bunu neden başaramıyorum?" sorusuna cevap arama durumu. Ya da eğer bir birlikteliğiniz varsa, sağlam sandığınız ilişkinizin aslında o kadar da sağlam temeller üzerinde olmadığını görmeniz, esasen bu temellere ihtiyacınız olmadığını ve her şeyin sevgiye dayandığını fark etmeniz söz konusu olabilir. Sevginin yoğun olarak hissedileceği ve eğer gerekiyorsa fedakarlıkların da bilinçli olarak yapılabileceği bir gün.
Saat 10:55'de Ay, yaklaşık 2 gün için Oğlak burcuna geçiş yapacak. Daha çok başarı ve verimlilik adına hareket edeceğimiz, çalışmaktan mutlu olacağımız, takdir edilmek ve onaylanmak ihtiyacımızın yüksek olacağı bir etki yapıyor Oğlak burcundaki Ay. Ama tabii ki bunlara ayrılan zaman mutluluk yaratacak diğer araçlara yer bırakmıyor. Örneğin romantizm, örneğin eğlence v.b. şeyler için zaman pek yok.
Öğlen saatlerinde çevremize karşı biraz fazla hassas ve duyarlı olacağız. Bu etki ile ihtiyacı olanın yanında olmak ve varsa derdine ilaç olmak isteyeceğiz. Diğerlerininkini kendi ihtiyaçlarımızın üzerinde tutmak ve bize kalmasa bile başkalarına dağıtmak çok daha kolay olacak. Hafiften yanlış anlamalar ve zayıflıklara pirim veren yaklaşımlar gündeme gelebilir. Kendine ve başkalarına acımak gibi risklere aman düşmeyin. Sonuçta destek, bizden istenmiş ve biz vermeye gönüllü isek verilmeli. Yoksa karşı tarafı küçük görmek veya kendimizi büyük görmek anlamına da gelebilirL
Bu öğlen saatlerinde yalnız kalmak ve bireysel olarak bir şeyleri yürütmek pek mümkün olmayacak. Bir mutluluk hali ve sevecen tavırlarla insanlar etrafımızda pervane gibi dönebilirler. Sakın şimdi bu sevgi gösterisi niye ki deyip olayın büyüsünü bozmaya kalkmayın. Koşulsuz sevginin tadını çıkarmaya bakın. Bu saatler, bizim maddi açıdan da başarılı adımlar atabileceğimiz ve eğer bir beklentimiz varsa şanslı sayılabileceğimiz saatler olacak. İşimize de yüreğimizi katabileceğimizi söylemek mümkün. Yani konu ister ilişki olsun, ister para, ister işimiz, bir şekilde sevgimizi de ortaya koyacağız.
Gün içinde normal şartlarda görev adı altında yaptığımız işlerden oluşan dolu bir liste var ya. İşte o liste süslü ve caf caflı kağıtlarda yazılı gibi görünecek gözümüze. Görevleri yerine getirirken sıkılmayacağımız aksine bundan mutluluk duyacağımız bir öğleden sonra olacak.
Akşam saatleri ise bazı ani, zarar veren kararlar ve hareketlere açık olacağız. Durmak yerine adım atmak, adım atmak yerine koşmak, koşmak yerine uçmak seçenekleri de olsun hayatta keşke gibi düşünceler uçuşabilir kafamızda. Gereksiz bir acelecilik hali yani… Üzerimize vazife olmayan konulara atlama, her şeyden bir vazife çıkarma ve sırf itiraz etmiş olmak için itiraz etme enerjisi...
Yapılan her şeyi özgürlüğümüze müdahale gibi algılayıp tepki verme riskimiz de var. Bu nedenle size tavsiyem fazla enerjinizi boşaltacak ve mümkün olduğunca sakinleştirecek aktivitelere yönelmenizdir. Uzlaşma sağlamayı beklediğiniz şeyler için hiç uygun değil. Esasen iki kişi bir aradaysa patlamaya ve otorite kurmak adına diklenmeye açık hale gelebiliriz. Huzura katkı sağlayan nitelikteki insanları tercih edin mutlaka, göreceksiniz yalnız kalmayacaksanız. Dingin bir müzik, aşırılıkları olmayan hafif bir film olabilir. Eğer kalbinize “azıcık yavaş” demezseniz hem fiziksel hem de ruhsal hasar alma riskiniz var. Trafikte iseniz hiç aceleye gerek yok. Biri sizi tartışmaya davet ediyorsa “yok almayım bu sefer başka zaman uzlaşmaya çalışalım” deyin. Beklenti içinde olduğunuz bir şey gecikmişse, aslında tam da olması gereken zamanda geleceğini kendinize ısrarla telkin etmeye çalışın. Sonuçta her türlü zorlayıcı olaydan en azından minimum zararla çıkma alternatifimiz var. Bunu tercih etmenizi dilerim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder